Dr. Zülfikar ÖZKAN

Avukat - Yazar - NLP Trainer

zulfikarozkan@hotmail.com

“Kendine İyi Bak!” Ama Nasıl?

 “Kendine iyi bak!” çok güzel bir dilek. Hepimiz  çok kullanıyoruz. Bu sözle karşımızdaki insana “Hasta olma, mutlu ol” mesajını veriyoruz.
Bize göre, “Kendine iyi bak” deyimi, kendine  hoşça bak, kendini tanı, insan olmanın bilinci içinde görevlerini iyi yap, sadece kendini değil, diğer insanları da düşün anlamına geliyor.
Böyle bir anlayış mutluluğun ve sağlığın kapısını açıyor. Çünkü bu anlayışla, böyle bir  zihinsel faaliyetle beyin iyi çalışıyor ve mutluluk üretiyor.
Zihinsel faaliyetlerimiz ve tecrübelerimizle, beynimizin yapısını ve fonksiyonlarını değiştirebiliriz. Bu bilgi çok önemlidir. Bu beynin nöroplastisite (eğilip bükülebilme) özelliğidir.
Sırf zihinsel faaliyetlerimiz aracılığıyla  bilinçli olarak beyinlerimizi değiştirebilecek kabiliyette  olmamız büyüleyici bir gerçek.
Düşünsel faaliyet ve zihinsel eğitim sayesinde beynimizin aktivite  görüntülerini değiştirebiliriz.  Bu yolla hayatımızı güzelleştirebilecek beynimizin yapısında  düzeltmeler yapabiliriz.
Beynimizin sol frontal lobu (beynin sol ön kısmı), olumlu duyguların merkezidir. Beynin sağ tarafı da olumsuz duygularla daha aktif hale geliyor. Sol prefrontal korteksi, sağa göre daha çok aktivite olanlar daha sağlıklı ve daha huzur verici bir ömür  sürüyorlar.
Gönüllülerle yapılan deneylerde, olumlu duygu tetikleyen klipleri izlerken gülümseyen kişilerin sol prefrontal bölgelerinin son derece aktif olduğu gözlemlenmiştir. Güçlü olumsuz duygular  içeren klipleri izleyen kişilerin ise  beyinlerinin sağ prefrontal bölgeleri aktif hale gelmiştir.
Yaratıcı,  insan beynine, kendisin içinde bulunduğu dünyanın isteklerine uyum sağlayacak  şekilde  değişkenlik ve yumuşaklık vermiştir.
Bu bilgiler nerede işimize yarar?
Bu bulgular, neşe, mutluluk, memnuniyet, şevk, heyecan, tutku ve benzeri olumlu  duyguların sağlığımız üzerinde olumlu etkisinin olduğunu göstermektedir.
Yapılan bir araştırmada, kendilerini en az mutlu olarak değerlendiren katılımcıların kortizol seviyeleri, kendilerini en mutlu olarak hissedenlerden ortalama % 48 daha  yüksek çıkmıştır. Bilindiği gibi kortizol, beyinden gelen kaygı, korku ve tehdit sinyallerine cevap olarak böbrek üstü bezler tarafından kan dolaşımına bırakılan bir stres hormonudur. Çok fazla kortizol beyni ve bedene zarar verebilir, hatta beyin nöronlarını öldürebilir.
“Mutluluk seviyesi de “Şu anda nasıl hissediyorsunuz?” sorusu ile  bulunuyor.
Mutlu ve sağlıklı olmak için, olumlu duyguları daha çok yaşamalı ve böylece beynimizin sol preforontal lobunu daha çok aktif hale getirmeliyiz.
O halde olumlu duyguları  ileten kelimeleri çok daha fazla kullanmalıyız. Yüce Kur’an ‘da “ İnsanlara güzel söz söyleyin “ ( Bakara  83) ayeti de olumlu sözlerin önemine dikkatimizi çekmektedir.
Bir araştırmada, en yüksek seviye de olumlu duygu yaşayan deneklerin, en az olumlu duyguları yaşayanlara göre üç kat daha az soğuk algınlığı kapmış oldukları görüldü.
Rahibeler üzerinde yapılan bir araştırmada, bilim adamları olumlu duyuları ileten  kelime ve cümlelerin  sıklığını hesapladıklarında, bunlar ne kadar çoksa, bir rahiberin 60 yıl sonra  hayatta olma ihtimalinin o kadar yüksek olduğu görüldü. Burada uzun yaşamayı sağlayan olumsuz duyguların yokluğu değil, olumlu duyguların varlığıdır ( Davidson- Begley, s. 169).
Olumlu duyguları daha fazla yaşayabilmemiz için, bakış açısı boyutunu spektrumun olumlu ucuna doğru kaydırmamız gerekir. Olumlu uca gitmek için de  iş yerimize ve evimize  güçlü olumlu duygular uyandıran kişilerin  ve yerlerin resimlerini asmamızda  fayda vardır. Bu resimleri de sık sık, haftada bir değiştirmeliyiz ki onlara alışmayalım. Zihnimizde, hayatımıza anlam veren, mutlu zamanları hatırlatan canlı, iyimser ve mutluluk verici hatıraları canlandıran her şey,  olumlu bakış açısı oluşturur. Giderek beynimizin sol prefrantal bölgesini aktif hale getirir. Böyle bir alışkanlığın değeri paha biçilmez.
Beynimizin  çalışma biçimini,  her şeye mümkün mertebe olumlu bakacak  şekilde ayarlayabiliriz. Bu yöntemle sürekli sağlığı ve mutluluğu yakalayabiliriz.
 
Kaynaklar:

• DAVIDSON, Richard- BEGLER, Sharon, Beyninizin Duygusal Hayatı, çev. Barış Satılmış, Pegasus Yayınları, İstanbul, 2018.
• Özkan, Zülfikar,  Sosyal İlişkilerin İyileştirici Gücü, Üsküdar Üniversitesi Yayınları, İstanbul, 2018.

Not: Tüm dostlarımın  Ramazan bayramını şimdiden kutluyorum.  Kardeşlerimin güzellik, birlik ve beraberlik içinde, her anlarının bir öncekinden daha güzel olmasını diliyor, sevgilerimi sunuyorum.