Şark Kurnazlığı Dedikleri!

Ömrü boyunca Azerbaycan'ımızın bağımsızlığı için mücadele eden Ebulfez Elçibey'in muhterem eşi Halime Elçibey hanımefendi İstanbul'da 13 Haziran'da vefat etti. Nahçıvan'ın Keleki köyünde defnedildi. Diyanet'ten bir demeç çıkmadı. Ruhuna bir fatiha okumadılar.

Ertesi günü Mısırlı siyasetçi Mursi öldü. Camilerimizden sala'lar verdirildi, gıyabi cenaze namazları kıldırdılar. 

İkisi de Müslüman. Arkalarından söyleyeceğimiz söz "Allah rahmet eylesin" olacaktır.

Fakat birisi Türk ve Türk dostu, diğeri Türk değil, üstelik Türk düşmanı! Müslüman Kardeşler Teşkilatının lideri idi. İhvancı idi. Bu teşkilatı 1928 yılında Mısır'da İngilizler kurdurmuştu. Kuruculardan birisinin, bir utanmaz adam, İstiklal Savaşı'mızda Yunanlıları destekleyen ve Kuvayı Milliye düşmanlığı yapan Şeyhülislam Mustafa Sabri olduğunu söylersem her şey anlaşılır sanırım. Tıpkı Afganistan'daki Hikmetyar gibi Türkleri, Türkiye'yi, Atatürk'ü kasıtlı ve mecburen sevemeyen adamlar!

 *** 

Şark kurnazlığı dedikleri budur işte!

Bu yazı seçimin ortasında Pazar günü yazıldı. 

Seçim günleri, seçmenin konuşacağı zamanlardır, derler!

Oy verirken bir kişinin işlemi en fazla iki-üç dakikada biter.

Adaylar için öyle olmuyor. Oysa seçim günü adaylar da sadece birer seçmendir. Oysa bir adayın oy kullanma işlemi yaklaşık bir saat sürdü. Gösteriler, alkışlar, sloganlar, konuşmalar, özel pozlar...

Çünkü herkes geri zekâlı, kimse bir şey anlamıyor, dizi film gibi anlatılınca ancak anlıyor gibi!

Yandaş kanallar da çekiyor, yayınlıyorlar. Başta TRT, insanlık görevi yapıyorlar!

Türkiye bir hukuk devleti olduğu için seçim günü propaganda yasaklanmış! Zaten ekranın hiç bir yerinde propaganda diye yazmıyor! Dürüstlük tam!!!

İnsan iradesine saygı duyulan bir ülkede bu görüntüler hiç verilmemelidir.

Fırsatçılığın matrak bir şey olduğunu da kim söyleyebilir!

Uğraşırsanız, yollar, köprüler, gemiler hatta şimdi yaptırmadığınız fabrikaları bile yapıp fert ve toplum olarak zengin de olabilirsiniz.

Bunun adı ekonomik büyümedir.

Fakat kalkınmış olmazsınız!

Kalkınma kalite göstergesidir de ondan. 

İnsana ve insanlığa saygı ile bağlantılıdır.

Medeni insan (ve toplum) olmanın maddeler halinde çok sayıda ölçüsü vardır.

Birinci madde en önemlisidir.

“Çalışma adabı ve iş disiplini.”

Bilim ve teknolojinin bile ölçümdeki sırası daha sonra gelir.

İnanın paranızın miktarı medeniyet sıralamasında yer almıyor.

Kurallara öncelikle adı sanı herkesçe bilinen isimler uymak zorundadır.

Aksine, geçici menfaatler uğruna topluma yanlış örnek oluyorlar!

Bütün toplumlarda devam eden yanlışların günahkârları daima ismi meşhur adamlardır.

Yazık!

 *** 

Faydalı bir kitap: “Başlangıçtan Günümüze PONTUS SORUNU.”

Editör: Veysel Usta. Serander Yayınları, Trabzon.