Ahmet TEKİN

İlahiyatçı, yazar

Salâ İle İlgili Açıklama

Namazın  dışındaki vakitlerde müslümanların toplanması gereken önemli bir durum söz konusu olduğunda salâ okunur. Bu Hz. Muhammed s.a. den bir sünnettir. Bu günkü kadar uzun değildir o günkü salâlar.

Ezanın okunduğu yerde okunur. Rasulullah s.a döneminde şehirler küçüktü.  Bir yerde okunan salâ her yerden duyulabiliyordu. Ama şehirlerin büyümesi, bulundukları alanların engebeli olması sebebiyle salâlar uzun okunmaya başlandı. Salânın metnine gelince, bir kısım kimseler  bu metinde şirk arıyorlar. Sıkıntıları Hz. Muhammed s.a. i   Kur’andaki vasıflarıyla kabullenememekten kaynaklanıyor.

Hz. Muhammed s.a. evrensel bir peygamberdir. Kıyamete kadar bütün insanlığın peygamberidir. Âlemi Bekaya göçüyle birlikte görevi sona ermemiştir. (KK 7/158). Bütün peygamberlerin lideridir. Bu liderlik “Seyyid ül mürselin” ile ifade edilir. Allah Teala kendisine tebliğ, teşri’, hükümet kurma, meclis kurma, mahkeme kurma ve kamuyu  idare yetkisi vermiştir. (2/104, 7/157, 9/29). Bu yetkilerinin tamamı Kur’anda vardır. Doğru düzgün yazılmış bir mealden veya Arapça-Türkçe ciddi bir tefsirden bunları okuyabilirsiniz. Hz. Muhammed s.a. postacı mevkiine düşüren, müslümanın kafasını bulandırmak isteyen birinin mealinden okursanız siz de onların debelendiği gibi bataklıkta debelenir durursunuz. Salâda Hz Peygamber s.a. nur denilmesini şirk sayan ahmaklar, eblehler var.

Allah Teala Maide 15 de, Nur 35 de Peygamberine nur, diyor. Kur’ana da nur diyor. Hatta mü’minlerin sahip olduğu nurlardan bahsediyor. Nur Suresinde “Allahü nurussemâvâti…” buyurulduktan sonra. “meselü nûrihi..” diye devam eden bir cümle var. Bu cümlede Allah Teala nuru zatına nisbet ediyor. Nurun zatının aynı olmadığını, ama zatına muzaaf yaparak  yaparak  nurdaki değeri, şerefi belirtiyor. Nurullah, nuru arşillah şeklinde bunu salâda kullanmanın şirkle alakası olamaz. Bakınız Enbiya 107 de  Hz. Muhammed s.a e rahmet peygamberi buyuruyor. Rahman sıfatı Allahın isim-sıfatıdır. Salâda şirk arayanların anlayışıyla, yakında burada da  şirk görebilirler. Hatta kelime-i tevhidde  “Muhammedürrasulullah” ın  “lâilâheillallah” ile birlik kullanılmasına şirk diye karşı çıkarlarsa şaşırmayın.
Beyler ilmi, sahih kitaplardan ve samimi ağızlardan alın. 15 Temmuzda salâ okumayı akleden İstanbul Emniyet Müdürü hemşehrim Mustafa Çalışkan Beyi de bu vesileyle tebrik ederim. Böyle bir fikrin akıllarına gelmesi  ebesinin-dedesinin, geleneğin eseridir. Bizim geleneklerimiz sağlamdır, geleneklerimizi bozan Allahın kahrına gazabına uğrar.