Oğuz ÇETİNOĞLU

Ekonomist, Araştırmacı-Yazar

ocetinoglu1@gmail.com

Kırım Türklerinin Dönüş Çilesi: Hayat Mücâdelesi

 

Kırk beş yıl devam mücâdeleli bir hayattan sonra sürgündeki Kırım Türkleri, önce gizli, sonra da resmen izin almış olarak Vatan Kırım'a dönmeye başladılar. Geri dönüş; sevinçli – ümitli ve fakat gidiş kadar zorlu oldu. Topyekün sürgünün 50. yıldönümünde, 1994 yılına gelindiğinde Kırım toprakları; ata yurduna dönebilme imkânı bulabilen 260.000 vatan âşıkı tarafından yeniden Türkleştiriliyor, yeniden Müslümanlaştırılıyordu.

Kırım Tatar Millî Hareketi Teşkilâtı (KTMHT), 25 Ağustos 1991 târihinde Bahçesaray'da gerçekleştirdiği Olağanüstü Genel Kongre'de, Kırım Tatar Millî Meclisi (KTMM)'ni oluşturmuş, Kırım Muhtar Cumhuriyeti Parlâmentosu'nda, 14 milletvekili ile temsil edilme hakkını elde etmişti.

Türkler Kırım'da kısa zamanda teşkilâtlandılar. Kırım Tatar Tiyatrosu, radyosu, televizyonu, Kızılay Cemiyeti, Hekimler Birliği, Subaylar Birliği, Gençler Birliği, Müftülük, Gaspıralı İsmail Kütüphânesi'ni bünyesinde barındıran Medeniyet Merkezi,  Esnaf Birliği, Kaytarma Ansamblı unvanlı folklor ekibi... gibi organizasyonlar kısa zamanda hayata geçirildi.

Bütün bu işler kolay olmadı. Dönenlerin; işgal edilen ata topraklarına yerleşmesi, mahallî idârelerin; Kırım Türklerinin bin bir güçlükle inşa ettiği evlerinin yıkımı dâhil olmak üzere pek çok engellemelerine rağmen, kan ve can pahasına gerçekleştirildi. Bu problemlerin çözümünde KTMM çözüm bulmaya çalıştı. Kırım Türklerinin Kırım'da hissedilir şekilde güç olmaya başlaması, Kırım'daki Rus çoğunluğu tarafından endişe ile tâkip ediliyordu. Kırım Türklerinin dönüş süreci tamamlanmadan Kırım'daki Rusların statülerinin garantiye alınması çalışmaları başlatıldı. Bu maksatla Kırım Muhtar Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'nin yeniden kurulmasını istediler. Böylece Kırım, Ukrayna Cumhuriyeti'nden kopartılmış olacaktı. Moskova'ya bağlı muhtar cumhuriyet statüsü içerisinde Ruslar daha etkili olabileceklerini düşünüyorlardı. Bu proje, Kırım Türkleri tarafından şiddetle reddedildi. Ukrayna parlâmentosu da bu yönde karar alınca, Türklerin istediği sonuca ulaşıldı. Kırım, Rusya ile Ukrayna arasında sonraki yıllarda da anlaşmazlıkların ve pazarlıkların konusu oldu. Rusların ‘Sivastopol’ dedikleri Akyar şehrine özel bir statü verilerek ve Akyar limanı, Ukrayna hükümeti tarafından Rusya Federasyonu’na 25 yıl süre ile kiralanmak suretiyle anlaşmazlıklar donduruldu. Süre 2015 yılında doluyordu. Edinilen biliye göre Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç, ülkesini terk etmeden önce imzaladığı anlaşma ile Akyar’ın kullanım süresini uzatmıştır.

Kırım Parlamentosu’nun aldığı kararla, 16 Mart 2014 tarihinde yapılan referandumda Kırım halkı, % 95,5 çoğunlukla Rusya’ya bağlanmak istediklerini belirttiler. Kırım Parlamentosu yetkilileri ile Rus Parlamentosu yetkililerinin imzaladıkları bağlanma protokolü, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından onaylanarak yürürlüğe girdi.

Kırım Parlamentosu tarafından alınan kararla, referandum sonuçları Rusya ve Kırım parlamentoları dışında, millî ve milletlerarası hiçbir kurum ve kuruluş tarafından kabul görmedi. Ancak, uygulamadan dönülmesi için de beyanat dışında hiçbir eylem söz konusu edilmedi.

Kırım, 1945 yılından beri Ukrayna’ya bağlı Muhtar Cumhuriyet’tir. Ukrayna’nın yürürlükteki mevzuatına göre Kırım Parlamentosu mahallî bir meclistir. Bu sebeple herhangi bir referandum kararı ve hatta Kırım’ın statüsü ile ilgili hiçbir karar alamaz. Ukrayna Anayasası’nın 92. maddesi 20. bendine göre seçim ve referandumların kararı ve organizasyonu sâdece Ukrayna kanunlarıyla yapılabilir. Diğer taraftan, Ukrayna Parlamentosu, Ukrayna Anayasası’dan aldığı yetkiyi kullanarak, referandum kararı almadan önce Kırım Parlamentosu’nu feshetmiştir. Özetle, Kırım, yetkisiz ve işlevsiz bir kurul tarafından, bağlı bulunduğu Ukrayna hukukuna aykırı olarak, Rusya’nın kışkırtması ve desteği ile oldu-bitti’ye getirilerek Rusya’ya bağlanmıştır.

Referandum öncesindeki itiraz sesleri, referandum sonrasında tamamen kesilmiştir. Kırım artık Rusya’nındır.