Prof. Dr. Ersin Nazif GÜRDOĞAN

Akademisyen

engurdogan@gmail.com

Dünya Hayatı Yaşarken Öğrenmek Öğrenirken Yaşamaktır

Dünyanın kültürel derinliğini ve ekonomik zenginliğini, öğretmekte olduğu kadar, öğrenmekte sınır tanımayan üniversitelerle, yeni açılımlar kazanacaktır. Öğrenmesini öğrenmeyi ve öğretmeyi kampüslerin dışına taşıyarak, bütün ülkelerle iş birliği yapan üniversiteler, ülkeleriyle birlikte insanlığın, bilgi birikimine katkıda bulunurlar. Onlar bilgiyi zenginleştirirken, ülkeleri de zenginleştirirler. Bilgi kültürdür. Bilgi ekonomidir. "Bilgi güçtür."
*
Dünyada üniversite ve üniversite sonrası eğitim, sınırların önemsizleştiği dünyaya uyum sağlamalıdır. Düzleşen kare dünyadaki gelişmeler ışığında, öğretim programlarını, öğrenme ve öğretme yöntemlerini, sürekli yenilemeyen üniversiteler, dünya sıralamalarında ön sıralarda yer alamazlar. Dünyadaki bütün üniversiteler, insanlığın bilgi birikimini bilgeliğe dönüştürerek, savaşların olmadığı bir dünyanın temellerini atmalıdırlar.
*
Yüz yüze eğitimler yanında, uzaktan eğitimlere de veren, bilgiden önce bilgelik diyen üniversiteler, dünyanın her yerinde, insanlığın düşünce ve eylem birikimine katkıda bulunurlar. Bu yüzden üniversiteler, değişik ülkelerden gelen öğrencilere ve öğretim üyelerine büyük önem vermektedirler. Bütün ülkeler ekonomik, siyasal ve kültürel alanlarındaki, başarılarını üniversitelere borçludurlar. Düşünce ve eylemin rengarenk çiçekleri üniversitelerde açarlar.
*
Üniversitelerin hiç değişmeyen amaçları, sürekli değişen ve zenginleşen dünyanın, bilgi ve bilgelik birikimini, bir yandan zenginleştirmek, bir yandan da uygulamaya dönüştürmektir. Üniversitelerde öğrenmede ve öğretmede, zaman ve mekan farkı ortadan kalkmıştır. Üniversiteler günün yirmi dört saati, haftanın yedi günü ve yılın on iki ayı hem öğretirler hem de öğrenirler. Eğitimin her kademesinde, önemli olan öğrenmesini öğretmektir.
*
Dünyadaki bütün üniversiteler, birbirleriyle ne kadar çok iş birliği yaparlarsa, insanlığın bilgi ve bilgelik birikimine, o kadar çok katkıda bulunurlar. Onlar çevrelerinde öğretenleriyle ve öğrenenleriyle birlikte, toplumun bütün kesimlerinden insanların katıldığı, büyük ve geniş çekim alanları oluşturarak, ülkelerin kültürel dokularında ve ekonomik yapılarında, köklü dönüşümlere yol açarlar. Üniversiteler eğitimi, eğitim toplumları zenginleştirir.
*
Üniversitelerde hem öğretme, hem de öğrenme, merkezden çevreye, çevreden merkeze devam eden, çift yönlü kesintisiz bir süreçtir. Üniversitelerde bütün alanlarıyla eğitim, yararlı bilgiyi yararsız bilgiden ayırmasını öğrenmektir. Yaşayarak öğrenilir, öğrenerek yaşanılır. Üniversitelerin en büyük görevleri ve en önemli sorumlulukları, dünyanın bilgi birikimini eleştirel bir bakışla geliştirerek, insanlığın yararına değerlendirilmesinin çığırını açmaktır.
*
Dünyanın her yanında toplumları, eğitimli olanlar dönüştürürler. Dünyada eğitim seviyesi yüksek, üretim seviyesi düşük ülke yoktur.
*
Yararlı bilgiler kazananlar, yararlı işler yaparlar. Üniversitelerin görevi yararlı bilgi ve bilgelik birikimine katkıda bulunmaktır.
*
İnsanlığa en büyük zararı, yararlı bilgileri, yararsız bilgilerden ayıramayanlar verirler.