Prof. Dr. Ersin Nazif GÜRDOĞAN

Akademisyen

engurdogan@gmail.com

Kan Gölüne Dönüşen Dünyada "Korkma" Demesini Bilmek

Osmanlı Devleti'nin uzun ömürlü olması, kuruluş yıllarından son yıllarına kadar, eğitime önem vermesinden kaynaklanır. Osmanlı döneminde Bursa, Edirne ve İstanbul yanında, geleceğin sultanlarının sancak beyliği yaptığı Manisa, Kütahya ve Amasya Anadolu'nun eğitim ve kültür merkezleri olmuştur. Bütün Osmanlı şehirlerinin merkezinde çarşı, cami ve medrese vardır. Çarşının zenginliği ve caminin etkinliği, iki kurum arasında uyum ve düzeni sağlayan medreseye dayanır.
*
Anadolu şehirlerinin, ekonomik ve kültürel zenginliğinin temelinde, eğitim kurumlarında öğretilen derslerin zenginliği yer alır. Tarihin her döneminde, eğitim seviyesi yüksek olan toplumların, ürün, hizmet ve bilgi üretim güçleri büyük olmuştur. Eğitime yapılan yatırım, her zaman getirisi en çok olan yatırımdır. Bu yüzden, başta sancak beyliği Manisa'da geçen Fatih ve Kanuni olmak üzere, bütün Osmanlı sultanları eğitime hem öncelik, hem de önem vermişlerdir. Osmanlı Devletinin temellerini bilge sultanlar atmıştır. Onların yönetiminde devlet, erdemli devlet olmuştur.
*
Yazdığı "Milli Marş" bütün Türkiye tarafından, ayakta dinlenen Mehmet Akif, Türk coğrafyasında rahmetle anılır. O düşünce, sanat ve eylemiyle, eksiksiz bir Anadolu insanıdır. Mehmet Akif Sezai Karakoç'un "İstanbul içinde ikinci bir İstanbul" dediği Fatih'te doğup büyümüştür. Babası Rumeli, annesi Buhara kökenlidir. Yeniliğe açık, gözü pek yanını babasından, duyarlı, geleneğe bağlı yanını da annesinden almıştır. Fatih Osmanlı dünyasının eğitim ve kültür merkezidir. Peyami Sefa'nın romanında vurguladığı gibi, Anadolu insanının düşünce ve eylem kaynağı "Harbiye" değil, "Fatih" olmuştur. Anadolu Fatih'ten beslenmiştir.
*
Mehmet Akif'in babası "Temiz Tahir" diye bilinen, Fatih medresesinin hocalarından Mehmet Tahir Efendi'dir. O ana eğitimini babasından almıştır. Lise eğitimi sırasında Arapça, Farsca ve Fransızca öğrenmiş, Gülistan, Bostan ve Mesnevi'yi yazıldığı dillerden okumuştur. Çocuk yaşta kaybettiği, "Beyaz sarıklı, temiz, yaşça ellibeş ancak/Vucudu zinde, fakat saç sakal ziyadece ak" diye anlattığı babası, onun aynı zamanda hocası olmuştur. Türk dünyasında her ev bir okuldur.
*
İstanbul'un alınarak, Anadolu ile Balkanlar'ın elele vermesi, Osmanlı tarihinde, yeni bir dönüm noktasıdır. Sultan Fatih İstanbul'da ilk namaz kıldığı Ayasofya ile yetinmemiş, onun kadar görkemli Fatih camisi ve çevresindeki eğitim kurumlarını, Havariler Kilisesi'nin harabelerinin üzerine yaptırmıştır. Onun türbesi de, Ayasofya'da değil, Fatih'tedir. Artık Roma yüzyılları bitmiş, Osmanlı yüzyılları başlamıştır. Fatih iki kıtanın, iki denizin sultanıdır.
*
Osmanlı'yı Osmanlı yapan Fatih'in Fatih'te kurduğu eğitim kurumlarıdır. Onlar, herkese açık, ders odaklı, duvarsız, kapısız, herşeyden önce öğrenmeyi öğreten, hemen karşılık beklemeyen, sürekli eğitim kurumlarıdır. Onların giderleri, gönüllü kuruluşlarca karşılandığı için, uzun ömürlü olmuş. "Asım"ın neslini onlar yetiştirmiş.
*
Yirminci yüzyılın başında Londra, Paris, Atina ve Viyana'ya karşı İstanbul'u Asım'ın nesli korumuştur.
*
Yirmibirinci yüzyılın başında, "Diriliş" nesli Berlin'e ve Brüksel'e uzanmayı bilmiştir.
*
Viyana'dan dönenler, yeniden Viyana önündedirler.
*
"Mavera" neslinin kızıl elması New York'tur.
*
Yeni Türkiye için bütün dünya vatandır.
*
Yeni fatihler yeni olan akıncılardır.
*
Bayrak yeni uç beylerini izler.