Dr. Zülfikar ÖZKAN

Avukat - Yazar - NLP Trainer

zulfikarozkan@hotmail.com

Akış Halinde Olan Kişi Ödül veya Takdir Bekler mi?

Çoğu zaman bir işi ödül ve takdir için yapıyoruz. Ödülü ve takdiri gelmezse hayal kırıklığına uğruyoruz. Bu süreçte hevesimizi de kaybediyoruz.  Oysa Akış yaşantısındaki kişi kimse dinlemese de müzik yapar, kimse bakmasa da resim yapar, kimse okumasa da öykü veya kitap yazar. Onların içlerindeki sevinç ve doyum hayatlarını sürdürmeye yetip de artar bile ( Ken Mogi, Japon Yaşama Sanatı İKİGAİ, s. 61-76).    
Akış halindeki kişi, çabalarının ve çalışmalarının takdir görmesine ihtiyaç duymaz. Ödül aramaz, akışı yaşar. Dışardan gelecek takdir ile tatmin aramadan sürekli sevinç halinde olur. O bir faaliyete başka hiçbir şeyin olmayacağı kadar derinlemesine dalmış olur. Çalışması başka bir şeyin aracı olmaz, amaç olur. Akış halindeyken hayatını kazanmak için çalışmaz, bu birinci, önceliği değildir. Çalışmak çok büyük bir zevk verdiği için çalışır. Aldığı ücret çalışmanın bonusudur. Çalışmanın asıl ödülü işin kendisinde gelir.
Kendini akışa kaptıran kimse, ödül ve takdir beklemeden kendini şimdi ve burada yaşama sevincine bırakır. Akış anında ödül veya takdir beklemeden yıllar boyu sabırla çalışmasını sürdürür. Akış halinde olmak, işi zevk verici hale getirir. Ayrıca işin kaliteli yapılmasını sağlar. İşe kalite katmanın sırrı,  işine adanmışlık, takdir beklemeden küçük şeylere odaklanmaktır. Akışla yapılan iş kişiyi şimdi burada olmanın tadına vardırır ve o keyifle yoluna devem etmesini sağlar.