Takke Düştü, Kel Göründü…

Sezona iyi başlangıç yapan Galatasaray daha ligin başında tüm spor yorumcuları tarafından favori ilan edildi. Geçen sezonun şampiyonu Başakşehir kötü bir başlangıç yaptı. Fenerbahçe yirmi futbolcu transfer etti, sıfırdan bir takım kurdu. Futbolcuların birbirine alışması, takımın oturması zaman alacak. Trabzonspor geçen sezonun moral bozukluğuyla sezona başladı. Novak, Sosa gibi önemli futbolcuları rakibi Fenerbahçe’ye gitti, geçen sezonun yıldızı Alexsander Sorloth takımdan ayrıldı. Beşiktaş ise transfer yasağı nedeniyle istediği kadroyu kuramadı.

Galatasaray bu şartlarda ligin en hazır takımı görüntüsü veriyordu. Sezonun ilk iki haftasını kayıpsız geçen sarı kırmızılılar, iki Avrupa Kupası maçından da galibiyetle ayrıldı. Ligin 3. haftasında Fenerbahçe karşısına çıkan Galatasaray tüm spor otoritelerinin mutlak favorisiydi. Sarı Kırmızılılar ezeli rakibi karşısında ilk fireyi verdi, iki tarafta neticeye gidemeyince karşılaşma 0-0 berabere bitti.

Ardından Glasgow Rangers karşısında sergilenen etkisiz oyun tehlikeyi işaret etti. Galatasaray UEFA Avrupa Ligine Play - Off aşamasında veda edip gruplara kalamadı. Son olarak Kasımpaşa karşısında oynanan kötü futbol ve kaybedilen üç puan neticesinde daha dördüncü haftada takke düştü, kel göründü. Fatih Terim futbolcularını sahada yalnız bırakıp maç bitmeden sahayı terk etti.

Kaptan gemiyi terk etti.

Tecrübeli teknik adam sahayı terk etmesini şu cümlelerle açıkladı. Sahayı terk ettim, Galatasaray’ı değil! Benim tepkimin kime olduğu belli! Karşılaşmanın uzatma dakikaları işaret edildiğinde Fatih Terim hakemlere itiraz etti. Maçın sonuna 5 dakika eklenmesine itiraz eden Terim, “ Yasin hoca 5 dakika mı verdiniz? Helal olsun size! Alın oyununuzu kendiniz oynayın o zaman dedi. Ardından maç devam ederken soyunma odasına gitti.

Tepkisinin karşılaşmaya 5 dakika ilave eden dördüncü hakeme olduğunu anladığımız tecrübeli hocanın, bu davranışının sahayı terk etmesini gerektirecek bir bahane olmadığını düşünüyorum. Ayrıca 5 dakika değil, 15 dakika uzatma verilse ne olacaktı ki sabaha kadar oynansa Galatasaray’ın gol atacak bir görüntüsü yoktu. Fatih Terim gibi tecrübeli bir teknik adamın bu görüntüyü vermesi ne kendisine ne de Galatasaray camiasına yakışmadı. İşler iyi giderken her şey güzel, kötü giderken gemiyi terk etti derler! Nitekim öyle oldu maç sonrası ne kadar açıklama yaparsan yap bu böyle anlaşılır.

Yazıyı hazırladığım saatlerde yaz mevsimi transfer sezonunun sona ermesine son 24 saat kalmıştı. Bu zaman diliminde orta sahaya bir takviye yapıldı mı bilmiyorum. Ancak devre arası transferleri çok fayda sağlamıyor orası da bir gerçek. Eğer son 24 saatte bir takviye gelmediyse Fatih Terim’in mevcut kadro içerisinden bu rotasyonu yapması gerekecek.

Arda Turan’ın performansı yeterli değil. Sofiane Feghouli’yi sanki oynamak istemiyor takımı sabote diyor. Pazar akşamı orta sahada topu ayağına alan Cezayirli futbolcu rakip sahaya gitmek yerine geriye pas veriyor. Takım hücuma çıkarken, oyunu yavaşlatıyor. Belhanda Galatasaray’ın futbolcusu değil diye diye adam dört sezonu tamamlayıp yılda 3 milyon 350 bin Euro net maaşı bonuslarıyla birlikte cebine koyup ülkesine geri dönecek. Ülkesine geri dönecek diyorum çünkü Belhanda’ya ne Avrupa’da ne Asya’da ne de Amerika’da bu ücreti ödeyecek takım yok. Yeni transfer Emre Kılınç’ın kumaşı iyi belli ama henüz risk almadan oynuyor. Büyük takımda oynuyorsan, büyük beklentiler ile geldiysen risk alacaksın. Anadolu’dan ne yıldızlar geldi geçti, büyük takım forması ağırdır, onu taşıyabilmek özgüven ister.

Forvet hattında Falcao ve Diagne orta sahadan yeterli desteği alabilirlerse iş yapabilirler. Ancak şuanda orta saha üretkenlik göstermiyor. Seri, Lemina ikilisinden biri takımda tutulabilse, Onyekuru takımda kalabilseydi Galatasaray orta sahası bu problemi aşabilirdi.

Yeni sezonda Galatasaray’ın en sorunsuz bölgesinin defans hattı olduğunu söyleyebilirim. Marcao, Luyindama ikilisi gayet uyumlu ve güven veriyor. Yeni transfer Omar Elabdellaoui’yi çok beğendim bu sene çok iş yapacak gibi görünüyor. Linnes zaten bildiğimiz görev adamı, Kaleci Fatih Muslera gelene kadar idare eder. Fatih ilk dört haftada sergilediği performans ile bu güveni verdi diyebilirim. Özellikle son Kasımpaşa maçında yaptığı kurtarışlar kalenin güvende olduğunu gösterdi.

Galatasaray tüm olumsuzluklara rağmen lig sonuna kadar şampiyonluk yarışının içerisinde olacaktır. Fatih Terim ile yönetim arasındaki ilişkiler ve devre arasında yapılacak takviyeler Galatasaray’ın şampiyonluk şansını belirleyecektir.