Prof. Dr. Hacı DURAN

Akademisyen

duranhaci@gmail.com

Darbeye ve Teröre Karşı Eğitim Materyali

15 Temmuz hain darbe kalkışması, öğrencilerimiz tarafından, demokratik bilincin, milli birliğin ve Türk milletinin iç ve dış egemenliğinin bir göstergesi olarak, Eğitim Fakültesinde, eğitim materyaline dönüştürüldü. Kıymetli meslektaşımız Dr. Fatma Torun’un yönetiminde Sosyal Bilgiler Eğitimi bölümü öğrencileri, bu yıl yaptıkları eğitim ve öğretim materyallerini; demokratik bilinç ve milli egemenlik teması ile15 Temmuz’un, acılarına, şehadetlerine ve kahramanlıklarına adamışlar.

Adıyaman Eğitim Fakültesi, Vehbi Koç sergi salonunda sergilenen eğitim materyallerini, Sosyal Bilgiler Eğitimi bölümü öğrencileri yapmış. Eğitim materyalleri sevgili öğrencilerimiz tarafından o kadar özenle hazırlanmış ki, öğretmen adayı öğrencilerin 15 Temmuz felaketini duygusal düzeyde canlı olarak yaşadıklarını, çizgilerde, şekillerde ve geometrik figürlerle sunulan kompozisyonlarda açıkça müşahede ediyorsunuz.

Sergiyi gezerken, izlerken ve her bir tablo üzerinde düşünürken coğrafyamızda ve ülkemizde olup biten hain terör saldırılarını ve şiddet eylemlerini; 15 Temmuz’un felaketiyle yeniden ilişkilendiriyorsunuz. Terörün, şiddetin ve iktidar hırslarının genç kuşaklar tarafından nefretle karşılandığını fark ediyorsunuz.

Bir ülkenin milli dayanışma ve işbirliği yapmasının örneklerini, darbe terörünün felaketlerini, şiddet eylemlerinin biçimlerini ve terörle nasıl baş edebileceğini serginin her bir karesinde müşahede edebiliyorsunuz. Mesela bir öğrencimiz o Meşum gecede eski adıyla boğaz köprüsünde yaşananları bir makete sığdırmış. Halka ateş açan darbeciler, halkın üstüne sürülen tanklar ve bu şiddete karşı kanlarını dökerek direnen yüce Türk milletini görüyorsunuz. Halkın ölümüne el ele tutuşmasını ve demokrasi diye gürlediğini bu gürlemelerin boğazın dalgalarıyla yayıldığını hissediyorsunuz.

Bir tabloda Türkiye’nin hain darbeciler tarafından bir kanarya kuşu kafesine kapatılmak istendiğini gözlemliyorsunuz. Türkiye’nin sevimliliğini, güzelliğini, tatlılığını bir umut kaynağı olduğunu bu tablo karşısında hissetmeden duramıyorsunuz.

Bir başka tabloda kefenlerini giyen halkı, şehir meydanlarında çevreleri tanklar ve hain darbeciler tarafından kuşatılmış bir vaziyette müşahede ediyorsunuz. Demokrasiye ve milli egemenliğe sahip çıkmanın bedelini bu kadar etkili bir şekilde sunan başka bir görsel malzeme hatırlamıyorum.

Bir başka tabloda, Türk milletini, bayrağını ve egemenliğini korumak üzere oluşturulan ordunun kimi mensuplarının nasıl sapkın bir davranışta bulunabildiklerini, bayrağa, milli egemenliğe ve demokrasiye ihanet edebildiklerini ve benzeri bütün çelişkileri bir arada görselleştirilmiş olarak izliyorsunuz.

Şehid Ömer Halis Demir’i bir halterci gibi Türkiye’yi yukarda tutarken görüyorsunuz. Bütün bu izlenimler, güzel ülkemizi ve güçlü milletimizi neden korumamız gerektiğini canlı bir şekilde bize sunuyor. Terör ve şiddet eylemlerine karşı daha çok işbirliği ve dayanışma içinde olmamız gerektiğini yeniden hatırlatıyor.

Ülkemize yönelen son terör saldırılarına karşı öğretmen adayı öğrencilerimizin bu çabaları, insanı umutlandırıyor. Terör saldırılarına karşı umutsuz olmamayı öğretiyor. Millete ve milli egemenliğe güvenerek çalışmayı, üretmeyi ve çaba sarf etme duygusunu canlı tutuyor. Adıyaman Eğitim Fakültesi öğrencilerini ve mesai arkadaşı hocalarımı bu anlamlı girişimden dolayı kutluyorum.