Seyfettin KARAMIZRAK

Tatlı Dil ve Güler Yüzün Önemi

“Binlerce kilit olsa, her kilit gök genişliğinde olsa, anahtar dişi gibi olan, iki üç tatlı söz, onların hepsini açar.”  Mevlâna

İnsanlar arası iletişimde önemli olan faktörlerden biri de dildir. Kabalığın ve nezaketsizliğin “samimiyet-dürüstlük” olarak algılandığı bir çağa doğru koşarak giderken, birlikte yaşamak için önemli bazı değerlere vurgu yapmamız gerekir. Tatlı dil, bunlardan biridir. Kişilerin ne kadar akıllı, ne kadar düşünceli oldukları, söyledikleri sözlerle ölçülür.

Tatlı dil, insanın kullandığı “iyi güzel ve hoş” söylemlerdir. Tatlı dil zor kullanarak yapamayacağımız şeyleri güzel sözlerle kolayca çözmemizi sağlar. "Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır." Atasözünü bilmeyenimiz yoktur. “ Yani acı ve kırıcı söz, dostu düşman yapar; tatlı söz, düşmanı bile dost yapmaya sebep olur” demektir.

İnsanlar konuşarak anlaşırlar, fakat bu yeterli değildir. Dil hem savaş çıkarır, hem de barışı sağlar. Dilimizle; kırıcı, kızdırıcı, üzücü, ayrıştırıcı olmamalıyız. Dinleyenlere hoş gelen, motive eden, moral veren bir üslup kullanmak iletişimi her zaman kolaylaştırır. İnsanların sorunlarını, dertlerini, küslüklerini ancak yapıcı, tatlı dil ile çözebiliriz. O yüzden herkese karşı mütevazı, güler yüzlü, değer veren, tatlı bir üslup sergilemeliyiz.

Aklın süsü dil, dilin süsü sözdür. 11. yüzyılda yazılan ilk Türkçe Siyasetname olan Kutadgu Bilig’de devleti yöneten beylere şu tavsiye edilir:

“Esenlik dilersen, eğer kendine,

Kötü söz söyleme, yön ver diline”

Sözcükler, zihnin ve kalbin kapılarıdır, son çıkış noktalarıdır. İnsan zihninde ve kalbinde olanı dışa yansıtır, kapının dışına çıkarır. Yani insanın içinde ne varsa sözcükleri onu ele verir. Tatlı dil, birleştiricidir. Sivri dilli kişilerin, bulunduğu ortamlarda soğuk rüzgârlar eser, bu üslup insanları ayrıştırır, kırar, kızdırır, üzer, küstürür.

Tatlı dilli olmak, yalan söylemek demek değildir. Alttan almak, pasif hoşgörü göstermek de değildir. Tatlı dilli olmak, “sanal bir görüntü” de değildir. Tatlı dil, karşıdaki kişinin kendisini daha iyi hissetmesine, samimi olmasına, güven duymasına moral bulmasına bir teşviktir.

İnsanoğlu yakınlarından, çevresinden ve arkadaşlarından her zaman güzel sözler duymak ister. O yüzdendir ki güzel sözle hitap etmek, güzel cümleler kurmak, çevremizdeki tüm insanlara sevgi dili ile yaklaşmamız gerekmektedir.

Kendimizin ve başkalarının hayatına anlam katmak ve sevdiklerimiz tarafından sevilmek istiyorsak, her zaman kırıcı olmayan güzel, tatlı sözlerle konuşmalıyız. İnsanlarla güzel söz söyleyerek konuşmak ilişkilerin düzelmesine, sevgi ve saygının oluşmasını sağlar.

Konuyla ilgili bazı atasözleri: Tatlı ye, tatlı söyle. Dilin cismi küçük, cürmü büyüktür. Dilim seni dilim dilim dileyim, başıma geleni senden bileyim. Bana benden her ne olursa, başım rahat bulur dilim susarsa. Baş dille tartılır. Tatlı söz söyleyen, kötü söz işitmez. Tatlı dilli dost, her derdin devasıdır. Diline sahip çıkmayan başına bela alır. Kullanıldıkça keskinleşen ve güçlenen tek şey dildir. Tatlı sözler, şiddetli bir öfkeye karşı en tesirli ilaçtır.  İnsanın eti yenmez, derisi giyilmez; tatlı dilinden başka nesi var. Söz ola kestire başı, Söz ola kestire savaşı, Söz ola ağulu aşı, Bal ile yağ eder bir söz. Dil hayatın anahtarıdır. Bıçak yarası geçer, dil yarası geçmez. Bülbülün çektiği dili belâsıdır.

Tebessüm, bedavadır, alanı mutlu eder, vereni üzmez. Huzurun anahtarı tebessümdür.

Tebessüm ateşinde erimeyen maden bulunmaz. Başarının sırrı, güler yüz ve tatlı dildir. Bir kimsenin iyi insan olduğu; tatlı dili, güzel ahlakı, güler yüzü, cömertliği, münakaşa etmemesi, özürleri kabul etmesi ve herkese merhamet etmesi ile anlaşılır.

İnsanlara yapılacak en faydalı ihsan, en kıymetli hediye, tatlı dil ve güler yüzdür. Kimse ile münakaşa etmemelidir. Münakaşa, dostluğu azaltır, düşmanlığı arttırır. Kimseye kızmamalıdır. Kızmak, sinir ve kalp hastalığı yapar.  

İyi ve başarılı insanlar tatlı dilli ve güler yüzlüdürler. Dostları, sevenleri değer verenleri çoktur. Öfkelenmemeli, hiç sertlik göstermemelidir. Geçimsizlikler, kavgalar ve bütün sıkıntılar sertlikten ve kırmaktan kaynaklanmaktadır. Kin ateşini körükleyen münakaşadır. Münakaşa, karşıdaki insanı cahil yerine koymak, “sen bilmezsin, ben bilirim” demektir. Cahillikle suçlanan herkes az veya çok kızar. Münakaşa, dostların azalmasına, hasımların çoğalmasına sebep olur.

Tatlı dil, ağzımızdan çıkanlarla kirlenmemektir. Tatlı dil, sözcüklerle ahenk oluşturmaktır. Gürültü yerine armonik ses oluşturmaktır. Tatlı dil, şiirseldir. Tatlı dil, yumuşaktır. Tatlı dilin öyle özelliği vardır ki, yeri gelince dostlukları bitirir, yeri gelince nice düşmanlıkları izale edip, gönülleri fetheder.

İkili ilişkilerde, ailemizde ve toplumda huzur arıyorsak, yaşadığımız hayatı güzel kılacak tatlı dili ve güler yüzü asla ihmal etmemeliyiz. Güzeli güzel yapan güzel söz ve tatlı dildir.

Sevgiyle kalın.