Halil İbrahim KAHRAMAN

Doktor

Camiler, Cemaat ve Çocuklarımız

Mabedler bulundukları yerler için hep önemli olmuştur. Bu durum tüm zamanlar için geçerlidir. Yaşanılan coğrafyalarda günümüze kadar gelebilen insanlara ait kalıntıların çoğu mabed, tapınak türü yerlerdir. Bugüne kalabilmiş tarihi yapıların pek çoğu geçmişte yaşamış insanların kendi çağındaki inanışlarını yaşadıkları yapılardır. Mabedlerin bilinir ve önemli olması yanında buralarda görev yapan din adamları da toplumlar için her zaman önemlidir. Onların iyi yetişmiş, bilgili ve dini değerleri doğru ve toplum yararına aktarabilmeleri o toplumun huzur, güven ve refahında etkili olmuş ve olmaktadır. Yetersiz olmaları, kutsal bilgileri kendileri veya bir zümrenin menfaati yönünde kullanmaları, kullandırmaları ise insanların zararlar görmesine yol açmıştır. Bunun için onların çok iyi yetişmiş olmaları yanında tarikat , cemaat ,particilik gibi akımların dışında kalıp birlik , beraberlik , sevgi ve kardeşlik yönünde uyarıcı, örnek olmaları gerekir.

Günümüzde de insanlarımız için, özellikle şehirlerimizde, emekli ve yaşlı insanlarımızın rahatça gidebildiği, güvenle oturabildiği mekanlardan biri de camilerimizdir. Mabedin kendisi, bahçesi, çay evi ve kütüphanesi insanların zaman geçirmek için kullandıkları yerlerdendir. Her müslümanın mutlaka bir cenaze sebebiyle, dini hassasiyeti ve sağlığı uygun olanların günde 3-5 defa veya haftada 1 defa cuma namazı sebebiyle gidilen bu mekanlar insanlarımızın ruh ve beden sağlığı bakımından önemli bir göreve hizmet ederler. Oralardan alınan mesajlar doğru anlaşıldığı oranda çok daha fayda sağlar. Her namazda okunan fatiha suresindeki “Sırat-ı müstakim” doğru yolda olma, doğru yolda yürüme; her cuma hutbesinde hocanın söylediği “siz idrak etmez misiniz? “Allah sizi kötülüklerden uzak, yakınlarınızdan başlayarak iyilik yapmayı emreder” uyarıları ne kadarda yapıcı uyarılardır.

Bana bu yazıyı yazdıran sebep ise yaz boyu camilerimizde gördüğüm çocuklarımızdır. Temel dini bilgileri almak için buraları şenlendiren küçüklerimizdir. Çocukluğumun unutamadığı eğitimcilerden biri ilkokul öğretmenim, diğeri ise mahalle camisi imamıdır. Çocukların doğru dini anlayışının temellerinin atılmaya çalışıldığı bu çalışmalar takip edilmeli ve daha verimli olması yönüyle desteklenmelidir. Çocuklar buralarda dini bilgileri öğrenme ve tanıma imkanını bulur. Ayrıca çocukların birbirilerini tanıma, birbirileriyle spor, gezi, kültürel etkinlikler gibi faaliyetleri yapma gibi daha iyi bir birey olmalarına katkı verebilecek imkanların oluşmasına da zemin hazırlar. Bütün bunlar daha doğru zaman geçirmeye katkı verir. Dolayısıyla camilerimiz tüm insanlarımız için vazgeçilmez mekanlar olup buraların doğru ve uygun hizmetler vermesi buralarda görev yapan din adamlarımızın önemli görevlerindendir. Bu görevlerin layıkıyla yapılabilmesi insanlarımızın da bu mekanlara saygı ve sevgiyi arttıracak ilgileri ile olur. Şöyle ki camilerimizin birinde ellerinde çocuk hikaye kitabıyla neşe içinde çıkan çocukların neşesinin sebebi ilgili bir cemaatin böyle bir hassasiyetidir. Bu ve benzeri ilgilenmeler din görevlilerinin hizmet gayretine destek verir. Ayrıca buralara gelen çocuklarımızın iyi davranış alışkanlığı kazanmalarına katkı verir. Ayrıca mahalle sakinlerine kazandıracağı zenginlik daha hoşgörülü ve anlayışlı bir muhitin oluşmasına katkı verecek olan basit gibi görünen önemli ortamları yaratır.

Bu duygu ve düşüncelerle sağlık, huzur ve mutluluklar dilerim.