İsmail KAHRAMAN

Belgeselci - Gazeteci

belgeselciismail@gmail.com

Devletimizin Kıymetini Bilelim Tarihten Ders Alalım

Devlet ebedi müddettir, devlet olmadan hiçbir şey olmaz. Bugün Doğu Türkistan’da Çin zulmü altında inleyen Uygur Türkleri’nin hali içler acısı. Türkiye üzerinde büyük oyunlar oynanıyor. Bu sabah uydudan yayın yapan Kocaeli TV’de 12 yıl önce çektiğim Hatay Belgeseli’miz yayınlandı. Belgeselde, Hatay-Antakya Cumhuriyeti Kuruluşu ve Türkiye’ye katılması ile ilgili çok önemli bilgiler de yer aldı. Belgeseli izlerken devletin önemini bir kez daha anladım. Türkiye’nin her bakımdan güçlü olması halinde ne büyük işler yaptığını gördüm. Uygur Türkleri’nin yaşadığı acı duruma üzüldüm.


İşin en acısı akşam bir tv kanalında bir siyasi partinin genel başkanının Çin Büyükelçisi tarafından ziyareti esnasında Doğu Türkistan ve Uygur Türkleri ile ilgili parti liderinin Çin’i savunan konuşmalarına üzülüp kahroldum. Çin bugün Türkiye’nin içinde bulunduğu sorunlardan yararlanarak, Doğu Türkistan’da soykırım yapıyor. Geçmişte Türkiye’nin güçlü olduğu dönemlerde Türkiye Devleti yöneticilerinin Doğu Türkistan’a kadar gidip, Uygur Türkleri’ne sahip çıkması, Çin baskısını hafifletip Türkiye’den Doğu Türkistan’ın başkenti Urumçi’ye direkt uçak seferlerini başlatmıştı. Doğu Türkistan’dan en son uçak seferi 15 Temmuz hain darbe girişiminden bir gün önce 14 Temmuz’da olması her bakımdan düşündürücü.

Hatay belgeselimi izlerken tarihi geçmiş bir kez daha gözümde canlandı. Türkiye’nin yaşadığı sorunlar, Çin zulmü, sözde stratejik ortak Amerika ve Avrupa Birliği ülkelerinin ihaneti başta Suudi Arabistan olmak üzere İslam ülkelerinin İslam coğrafyasında yaşanan savaşlara çanak tutması üzücü ve düşündürücü. Devletin ebet müddet olduğunu bilelim, devletimize sahip çıkalım, birlik ve beraberliğimizi koruyalım.


Hatay Hakkında Genel Bilgi

Hatay İli ülkemizin güneyinde, İskenderun körfezinin doğu kıyılarında yer alır. Batıdan Akdeniz, Güney ve Doğu’dan Suriye, kuzeybatıdan Adana, kuzeyden Osmaniye ve kuzeydoğudan Gaziantep ile çevrilidir. Hatay; Antakya, Altınözü, Arsuz, Belen, Defne, Dörtyol, Erzin, Hassa, İskenderun, Kırıkhan, Kumlu, Payas Reyhanlı, Samandağ ve Yayladağı ilçelerinden oluşur. Yüzölçümü göller hariç 5.524 km² olup, il topraklarının %46,1’ini dağlar, %33,5’ini ovalar ve %20,4’ünü platolar oluşturur.

İl sınırları içerisinde Alt Paleozoyik’ten günümüze kadar bütün jeolojik devirlere ait birimleri görmek mümkündür. Güney Amanoslarda Mesozoyik yaşlı ofiyolitler yoğunlukta iken, orta Amanoslar’da Paleozoyik ve Mesozoyik yaşlı kalkerler yüzeylenmektedir. İlin güney ve güneydoğu kesimlerinde ise Tersiyer yaşlı kalkerler hâkimdir. Amik Ovası, akarsu vadileri ve kıyı ovaları Kuvaterner yaşlı alüvyal dolgularla kaplıdır. Bu dolgular Hassa yakınlarında genç bazalt akıntıları ile örtülmüştür.

Hatay ve çevresi yoğun tektonizmaya maruz kaldığından yeryüzü şekilleri açısından çeşitlilik gösterir. Başlıca yüzey şekilleri; dağ, plato ve ovalardan oluşur. En önemli dağlık alan, Amik ovasının içinde yer aldığı graben alanı ile Akdeniz arasında adeta bir set gibi yükselen ve kuzeydoğu-güneybatı yönünde uzanış gösteren Amanos Dağları’dır. Bu dağların il içindeki en yüksek noktasını Hassa’nın batısındaki Mığır Tepe (2240 m) oluşturur.

Amanos Dağları’nın doğusunda, dağların uzanışına paralel graben alanı yer alır. Bu grabenin tabanında Amik Ovası bulunur. Bu ova ilin en önemli ve en verimli tarım alanını oluşturur. İldeki diğer önemli ovalar ise; İskenderun körfezinin doğu ve kuzeydoğu kesiminde sıralanmış olan İskenderun, Dörtyol, Payas ve Erzin Ovaları ile Asi Nehri’nin denize döküldüğü yerde bulunan Asi Delta Ovası’dır. İlin güneyinde, Asi nehri ile Suriye sınırı arasında kalan ve yükseltisi 400-900 m’ler arasında değişen alan Kuseyr Platosunu oluşturur. Plato üzerinde yer yer tepelikler ve münferit Keldağ (Kılıç Dağı 1730 m) yükseltisi dikkat çeker.

İlde yazları sıcak ve kurak, kışları ise ılık ve yağışlı karakteristik Akdeniz iklimi egemendir. Yıllık sıcaklık ortalamalarının 15.1 - 20 °C dereceler arasında değiştiği Hatay’da aylık sıcaklık ortalamaları yaz aylarında en fazla kış aylarında ise en düşük değerlere ulaşır.

İlde yıllık ortalama toplam yağış miktarı 562.2–1216.3 mm’ler arasında değişir. En  fazla yağış kış aylarında, en az yağış yaz aylarında düşer. Yağışta dikkat çeken bir diğer özellik ise Dörtyol’un doğusundaki Amanos Dağları’nın denizden gelen hava akımlarına dik uzanış göstermesi ve buna bağlı oluşan orografik yağışlardan dolayı yıllık ortalama 1500 mm civarında yağış almasıdır.

Hatay ilinin en önemli akarsuyu, kaynağını Lübnan’daki Bekaa Vadisi’nden alan Asi Nehri’dir. Nehrin toplam uzunluğu 556 km olup, üç ülkeye yayılmış bulunan(Türkiye, Suriye, Lübnan) su toplama alanı ise 20.847 km²’dir. Diğer önemli akarsular ise; Asi Nehri’nin kolları olan Küçükkaraçay, Büyükkaraçay Afrin ve Karasu çaylarıdır. Amik Gölü kurutulduktan sonra ilde büyük doğal göl kalmamıştır. Balık (Gölbaşı) Gölü ve Yenişehir Gölü gibi küçük göller günümüzde de varlıklarını sürdürmektedirler. Ayrıca Yarseli ve Yayladağı baraj gölleri bulunur.

İlde birçok şifalı su kaynağı yer alır. İçlerinde en çok Erzin içme ve kaplıcası ile Reyhanlı Hamamat kaplıcası dikkat çeker. Bunların dışında debisi düşük olan ve işletme tesisleri bulunmayan çok sayıda şifalı su kaynağı mevcuttur.

Hatay, toprak türleri bakımından da çeşitlilik arz eder. İl sınırları içerisinde en yaygın olanlar; kırmızı-kahverengi Akdeniz toprakları, kırmızı Akdeniz toprakları, kahverengi orman toprakları, kolüvyal topraklar ile alüvyal topraklardır. Kırmızı-kahverengi Akdeniz toprakları ile kırmızı Akdeniz toprakları ortalama 400-1000 mm’ler arasında yağış alan zemininde kalkerli kayaçların yoğun olduğu maki ve orman alanlarında görülür. Kahverengi orman toprakları bitki örtüsünün gür, yağış değerlerinin de yüksek olduğu kesimlerde yoğundur. Kolüvyal topraklar eğimli yamaçların eteklerinde, alüvyal topraklar ise ova ve vadi tabanlarında yaygındır.

İklim özelliklerine paralel olarak ilin doğal bitki örtüsü ormanlardan oluşsa da günümüzde birçok bölgede ormanlar tahrip edilmiş, yerlerini maki türleri almıştır. Bunlar mersin, defne, keçiboynuzu, zakkum, delice ve katır tırnağı gibi bodur bitki türlerinden oluşur. Makilerin de tahribata uğradığı alanlarda ise odunsu bitkilerden oluşan garig toplulukları ortaya çıkmıştır. Bugün insan tahribatından uzak ve korunan alanlarda kızılçam, karaçam, göknar, meşe ve ardıç gibi türlerden oluşan karışık ormanlar yer alır. Ayrıca Amanos Dağları’nın Dörtyol’un doğusuna denk gelen kısmında kayın, fındık ve ıhlamur gibi Karadeniz bitki örtüsüne ait türler görülür.