Haluk ailenin haşarı ve şımarık çocuğuydu. Annesi ve babası senelerce evlat sahibi olabilmek için uğraşmışlar tam ümidi kestikleri anda Allah onlara evlat vermişti. Bu yüzden Haluk'a asla"--hayır" denmez her istediği alınır ve yapılırdı.
Onur özel bir şirkette muhasebe müdürüydü. Hafta sonuyla birleşen bayram tatili ona güzel bir dinlenme fırsatı vermişti. Fakat işlerin yoğunluğundan rezervasyon yaptıramamıştı. Sonuçta birkaç arkadaşına tembihte bulunmuştu.
Tilki Yaman tilki Kurnaza bende kuyruğumdan kurtulmak istiyorum der böyle konuşurlarken bu arada Tilki Yamanın kuyruğunu sağlam bir yere bağlar birkaç defa emin misin diye sorduktan sonra,
Bir varmış bir yokmuş Allah’ın günü darı tanesinden çokmuş. Yaz gelmiş mutluluk ormanını sıcak basmış. Uykudan uyanan Şirin kız yola çıkmış gitmiş gitmiş sıcaktan yolu şaşırmış gitmiş gitmiş çıkmaz sokağa girmiş. O kadar yorulmuş ki rastladığı ilk ağacın altına çimenlerin üzerine yatmış ve uyuyakalmış.
Mutluluk ormanında yaşayan iki arkadaş seyahate çıkmaya karar verdiler. Aynı zamanda komşu da olan tavşan teyze bayan HOP-HOP la, zıplayamayan Kaplumbağa bayan YAVAŞ yola çıkmak üzerelerken hop -hop teyzenin torunu ZIP ZIP da onlara katıldı. Programladıkları gibi zıplayamayan kaplumbağa bayan Yavaş’ın evine gittiler. Eve uzun zamandır girilmediği için daha bakım, temizlik yapılmamış, çok kirli bir eve girdiler. Hep beraber biraz temizlediler, sonra oturup sohbet ettiler, müzik dinlediler. Sonra da uyudular.
Bir varmış bir yokmuş, aklın çemberinden geçen çokmuş. Follukta yumurta bolmuş. Mutluluk ormanındaki Köstebek Nuri ormandaki hayvanlara yumurta satarak yaşamaktaymış. Sattığı yumurtalar çok özelmiş. Çoğunlukla çift sarılı, iri, koyu sarı ve çok da lezzetliymiş.
Bugünkü masalımız insanlarla ilgili, Kocaman şehrin kenar mahallelerinin birinde küçük Ayşe ve ailesi yaşıyormuş. Ayşe uslu, söz dinleyen, uyumlu, çalışkan bir çocukmuş.
Bugünkü masalımız insanlarla ilgili. Kocaman şehirde kenar mahallelerin birinde küçük Ayşe ve ailesi yaşarmış. Küçük Ayşe çalışkan söz dinleyen uyumlu bir çocukmuş; ayrıca hayvanları çok severmiş.
Sevgi dolu yüreğimden gitmiyor adın, Nerdesin nasılsın bilmem lazım Sen gizemli gölgedeki sevgi li Beklemekten usandım bilmem lazım!
Hakkın kelamı birdir, Öz söz doğruluk temizlik iman Tercüme eder insan kişiliğini her an Doğruluk yoludur hakkın yolu
Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde deve tellal pire kuaför iken armudu taşlayalım masala başlayalım.
Kuşlar neşe ile şakıyor Dallar yapraklar ile güzelleşiyor Papatyalar çimenleri süslüyor Ne güzeldir baharda park köşeleri
Dedim ki etrafa bak Kimi üzgün kimi neşeli Kimi Veli kimi deli Bu dünyaya gelmenin Elbet vardır sebebi
Aradan bir iki saat geçer çalışırken yorulan ayıcık biraz ara vermek ve çay içmek için işi bırakır ve çay demlemeye koyulur. Onun çayı bizim çaylara benzemez. O demleme çay yapar ve sadece ballı armut çayı sever ve onu içer.
Bir varmış bir yokmuş, pire berber deve tellal iken masalı anlatan gitmiş gitmiş sabahtan akşama kadar yol gitmiş bir de bakmış ki bir arpa boyu anca gitmiş.
Bir varmış iki kaybolmuş, ikiyi bulmadan sayı saymak olmaz. O zaman biz de masalımıza başlayalım. Adı bilinmeyen bir ülkede yaşayan iki kardeşin ruhları karakterleri çok farklıymış.
Kimse gitmek istemez Bilmediği yerlere Oysa adres bellidir Bir gün gideceğiz Yaratılıp geldiğimiz yere
Simsiyah gecelerden Bitmeyen karanlıklardan Gelmeyen sabahlardan Doğmayan güneşten Bıktım artık!
Masal dünyasındaki Mutluluk köylerinin birinde mutsuz yaşayan iki komşu varmış. Birisi ALIRIM, ailesi diğeri ise ÜRETİR ailesi imiş. Alırım ailesinin babası bay Bilmiş oğlu Kaya ya her şeyin en pahalısını en güzelini alır yine de mutlu edemezmiş.
Masallar diyarından siz çocuklara duyuru var. Masallar biriktirmişler, çok güzel yeni, yeni masallar. Hadi birlikte gidelim. Biliyor musunuz Kral aslan da masal dinlemeye gelecekmiş.