Oğuz ÇETİNOĞLU

Ekonomist, Araştırmacı-Yazar

ocetinoglu1@gmail.com

Gagavuzlar – Gökoğuzlar

Gagavuzlar ’ veya ‘Gökoğuzlar’ Hıristiyanlığın Ortodoks mezhebine bağlı olan, Türk soyundan insanlardır. Ortodoks olmayan Gagavuz da vardır. Onlar Katolik ve Subbotnik(*) veya Avengelist’tir.(**) Bir kısım Gagavuzlar, erkek çocuklarını sünnet ettirirler.  Moldova Cumhuriyeti’nde, Gagağuzeli Özerk Bölgesi’nde 250.000 civarında bir topluluk oluştururlar. Dünyadaki toplam nüfuslarının 500.000 olduğu tahmin ediliyor. Romanya’da, Kuzeydoğu Bulgaristan'da, Ukrayna'da, Yunanistan'da ve az sayıda olmakla birlikte Türkiye’de yaşarlar. Müslüman olmadıkları için Mübâdele Anlaşmasına dâhil etilmemişler, Yunanistan’da azınlık sayılmamışlardır. 

Gagavuz kelimesi Gök Oğuz'dan gelmiştir. Oğuz boyuna mensupturlar. 11. yüzyılda Türkistan’dan Balkanlara göçtükleri, Peçeneklerle aynı soydan geldikleri bilinmektedir. 1200’lü yılların ilk yarısından sonra Dobruca’ya yerleştiler. Bu topraklar uzun yıllar Osmanlı yönetiminde kaldı. Türk Ocakları Genel Başkanı Hamdullah Suphi Tanrıöver Bükreş’te büyükelçi olarak görev yaparken Gagavuz Türkleriyle yakından ilgilendi, onlarda Türklük şuurunun gelişmesi için çok çalıştı.

Moldova’da yaşayan Gagavuzlar, Komünizmin baskıları sebebiyle yazılı edebiyatlarını geliştiremediler. Bu sebeple yazılı kültürleri gelişmedi. Sözlü halk edebiyatı ise; türkü, mâni ve destanlardan oluşur. Bunların çoğu Anadolu'dakilerle benzerlikler gösterir. Gagauz halkı için o türküler, kardeşlerinin yaşadığı uzak diyarlardan râyihalar getiren, serinlikler-ferahlıklar veren tatlı esintilerdi. Anadolu'da: ‘Başım ağrıyor, başım ağrıyor. Başına kurban olayım. Yarın pazara varayım, başına başlık alayım.’ Sözlerini içeren türküyü Gagauzlar, ‘Başım ağriyer…’ diyerek aynı melodi ile söyler. Kerkük'te: ‘Güzellerden üç güzel var sevilir. Biri ana, biri kardaş, biri yâr...’ şeklinde söylenen halk türküsü, Anadolu'muzda da bilinir ve söylenir. Aynı türkü, Gagauzların dilinde; ‘Evimizde üç güzel var seviliyer. ’ diyerek söylenir. Ağır baskılar, ancak bu kadarına imkân veriyordu.

Gagauz milliyetçiliği, 1980'lerin sonlarına kadar daha çok bir aydın hareketi olarak kaldı. Moldova Cumhuriyeti resmî dil olarak Romence'yi kabul edince, ülkedeki etnik gruplar, kültür asimilâsyonunun ağırlaşacağını anladılar. Millî kimliklerine daha bir sıkıca sarılmak ihtiyacını hissettiler. Özellikle Gagauzlar'da milliyetçilik şuuru, halk hareketi hâline dönüştü.

SSCB dağılma sürecine girince, Moldova, 27 Ağustos 1991'de bağımsızlığını ilân etti. Bunun üzerine Gagauzlar, Moldova Anayasası'na ters düşmemek şartıyla, ihtiyaçları olan kanunları yapıp yürürlüğe koyma kararı aldılar.

5 Mart 1995 tarihinde, Özerk Gagauz Yeri Cumhuriyeti'nin sınırlarını tespit maksadıyla referandum yapıldı. 30 yerleşim birimi Gagauz Cumhuriyetine bağlanmayı kabul etti.

Gagauz Yeri Özerk Cumhuriyeti'nin en yüksek organı, Devlet Başkanlığı'dır. Başbakan ve bakanlar ile bütün kamu kuruluşları, başkana bağlıdır. Gagauz Cumhuriyeti'nin resmî dili, Gagauzca, Moldavyaca ve Rusça'dır. Kendi aralarında Türkçe konuşurlar. Konuştukları Türkçeyi, Türkiye’de herkes rahatlıkla anlayabilir, tercümana ihtiyaç hissedilmez.

Gagavuzlar, sevimli ve güzel insanlardır. Onlar, bizim insanlarımızdır.