İsmail KAHRAMAN

Belgeselci - Gazeteci

belgeselciismail@gmail.com

İğne ile Hayatını Kazandı!

Hayırsever, Örnek İş İnsanı Muzaffer Altıntaş’ın Hayatı

Korona vebası salgını, 80 yaşındaki hayırsever, örnek iş insanı Muzaffer Altıntaş’ın hayatında hiçbir şey değiştirmedi. Tıpkı eski günlerde olduğu gibi yasak kalktıktan sonra her gün işinin başında çalışmaya devam etti.  Dini ve milli anlamda hayır işleri yapmayı sürdürdü.

O, sel ve heyelan felaketi yüzünden Trabzon’un Sürmene ilçesinden Maçka’ya göç eden ailenin çocuğu olarak Maçka’da dünyaya geldi.

Muzaffer Altıntaş’ın dünyaya geldiği tarihte İkinci Dünya Savaşı yaşanıyordu. Türkiye, İkinci Dünya Savaşı’na girmemiş ancak bütün sıkıntıları yaşamıştı. Muzaffer Altıntaş İkinci Dünya Savaşı, Türkiye’nin çok partili hayata geçişi, 1960 Darbesi ardından Menderes ve arkadaşlarının idam edilmesine şahit olmuş. Tarihe de canlı tanıklık eden bir isim.

Özgürlük isteyen ve Türkiye’nin tam bağımsız olmadığı için hayatlarını ortaya koyan, Amerika donanmasına dur diyen 1968 kuşağı gençlerini tanımış, dünyanın yaşadığı iki kutuplu Soğuk Savaş dönemine şahitlik yapmış, 1971 Askeri Muhtırası, siyasi parti liderlerini görmüş, gençlerin 1970 ile 1980 arasında sağ ve sol diye ikiye ayrılıp birbirini öldürmelerine üzülmüş bir vatansever. 

1980 Darbesi, sıkıyönetim dönemi, Evren Paşa’lı yıllar, Özal dönemi, ekonomik kalkınma yılları Muzaffer Altıntaş için atılım yılları olmuş. Demirel dönemini yaşamış, 28 Şubat ve 15 Temmuz hain darbe girişimlerine canlı şahitlik yapmış, AK Parti’nin kuruluşundan günümüze kadar yaşanan olayları görmüş bir isim…

Pandemi süresinde, Gebze’nin sembolü olan ve depremde büyük hasar gören Sultan Orhan Camisi’ni tamir ettiren, şimdide Gebze’ye huzur evi yapmak üzere harekete geçen, vefat eden eşi adına İmam Hatip Okulu ve kreş yaptırıp devlete bağışlayan örnek bir hayırsever…

Muzaffer Altıntaş’ın kendi ağzından hayat hikayesini sizlerle paylaşıyoruz.

Muzaffer Altıntaş Kimdir?

Aslen Sürmene’nin Köprübaşı nahiyesinden olan, ailemin sel felaketi nedeniyle göç etmesi sonucu Maçka’nın Yukarı Hortop Köyü’nde 1936 yılında dünyaya gelmişim.

Trabzon’da Şoför lakabıyla tanınan Osman Bey’in oğluyum. Çocukluk hayatım köyde ve yaylalarda geçti. Köyümdeki iş olanaklarının sınırlı olması nedeniyle 1952 yılında çalışmak amacıyla İstanbul’a geldim. Ortaköy’de ilk olarak 12 ay yorgancı çıraklığı yaptım. Daha sonra Beşiktaş’ta çalıştığım yerde 1 sene kalfa olarak işime devam ettim. Herkes gibi bende sanatımı ilerletme ve kendi işime sahip olma düşüncesindeydim. 1955 yılında İstanbul’da tanıştığım Ayancıklı arkadaşımla kendi gayret ve mücadelelerimiz sonucu Şişli’de dükkanımızı açtık. İşimi ilerletme ve kendi kendimin patronu olma arzusu ile büyük gayretler içerisinde gece gündüz demeden işime sarılarak ve severek çalıştım. 1956 yılında Gebze’de tek başıma kendi dükkanımın sahibi oldum.

1957 yılında yuva kurma arzusu ile nişanlandım ve 1957 yılının sonuna doğru evlendim. 1959 yılında Halit isminde ilk oğlum dünyaya geldi. 1956 yılının aralık ayının 8’inde vatani görevimi yapmak için askere gittim. Balıkesir’deki acemi eğitiminden sonra İstanbul’da Ulş. Çvş. Şoför Öğretmeni olarak 1961’in sonlarında vatani görevimi tamamladım. Terhisimden sonra yine yorgancılık olan işime devam ettim. Artık ticaret hayatında kendime güvenim artmıştı ve değişik işlere atılma içerisindeydim. Nakliyatçılığa hevesim vardı ve 1970 yılına kadar otobüsçülük, minibüsçülük ve taksicilik yaptım. İşimin arkasını bırakmayıp 1974 yıllarında kamyonculuk ve yazıhanecilik yaptım. İlk defa 30 arabası olan ve halkın takdirini kazanan Gebze’nin ilk taksi yazıhanesi Park Taksi’yi kurdum. Gebze’ye böyle bir yazıhaneyi kazandırarak Gebze halkına hizmet etmekten mutluluk ve gurur duyuyordum.

Ticaret hayatında daha başarılı olmak amacıyla muhtelif ticaretlerde uğraşmaya başladım. 1977 yılında bugünkü Hotel Anibal’ın müteahhitliğini yaparak kendi imkanlarımla temelini atıp 4’üncü katına kadar tamamladım. Daha sonra o zamanki devlet idarelerimiz bana binanın vergi dairesi binası olma talebinde bulundular ve bina 10 sene Vergi Dairesi binası olarak hizmet verdi. Bu arada binanın altındaki dükkânda da kendim Altıntaş Tic. Lassa Yetkili Bayisi’ni kurdum. Vergi Dairesi’nin başka binaya taşınması sonucu biz kendi binamızı restore ederek binanın Gebze’de halka otel olarak hizmet vermesini istedim. 3 senelik bir zaman içerisinde Hotel Anibal ismini vererek T.C. Turizm Bakanlığına müracaatımızı yapmış oldum ve Turizm Bakanlığının denetimi altında binamızı açılış şekline getirdik. 14 Haziran 1991 günü vilayetimizin büyükleri ve Gebze halkı ile birlikte Gebze’ye layık bir turistik tesisin açılışını yaptık. Turizm Bakanlığı’nın denetimi altında bir senelik çalışma neticesinde otelimiz Turizm İşletme Belgesi almaya layık görülmüştür.

Bu zaman süresi içerisinde sayın devlet büyüklerimizin ve Gebze halkının göstermiş olduğu ilgi ve alakaya çok teşekkür eder, Hotel Anibal’ın Gebze’de en iyi şekilde ve kusursuz hizmet vermeye devam ettiğini bilgilerinize sunarım.

Muzaffer ALTINTAŞ