Doç. Dr. Süleyman COŞKUNER

Kaliteli Yaşam Uzmanı

suleymancoskuner@hotmail.com

Yıl 1982 Tuzla Piyade Okulundayız

1981 Haziran'ında fakültemden mezun olduktan 9 ay sonra, kutsal vatan görevimi ifa etmek üzere, Tuzla piyade okuluna yedeksubaylık acemi eğitimi için teslim oldum.

 Eğitimimiz 4 ay sürecekti. 3. Ay Temmuz ayı idi.

Bu ay içerisinde 15 km lik mutat tam teçhizatlı yürüyüş eğitimimiz olacaktı.

Önümüz mübarek ramazan ayı idi.

Sahura kalkmaya 2 gün kala, Okul Komutanımız Tümgeneral Hakkı KAYA paşamızdan acil bir emir geldi:

- "Önümüzdeki günlerde planlı olarak yapılması gereken 15 km lik tam teçhizatlı yürüyüş, mübarek Ramazan ayına denk geldiği için, Ramazanın öncesi gününe alınmıştır".

Hakkı paşamız, milli ve manevi değerlerimize saygılı, çok değerli bir komutanımızdı. Cuma günleri genel bir emirle tüm okulun öğlen içtimasını saat 14.00'e alırdı.

Kendisi de Cuma namazını imamın arkasında kılardı. (Allah ondan razı olsun inşallah).

Alay komutanımız ise, Alayın karşısında alenen:

- "Oruç tutmayınız, günahınız bana olsun, bizim eğitimimiz zaten ibadettir" derdi.

Gecesi sahura kalkacağımız gün, erkenden tam teçhizatlı büyük yürüyüş başladı. Tüm okul katılıyordu. Dökülenlerle, ayılıp, bayılanlarla, ambulansa binenlerle gecenin başlangıcına doğru yürüyüş bitmişti.

İstisnasız bütün ayak parmaklarım ve iki ayağımın tüm tabanı su toplamıştı. Yarı düztaban olduğum için çok zorlanmıştım.

Doğru düzgün yemek bile yiyemeden kendimizi yatağa atmıştık.

Can gardaşım, silah arkadaşım alt ranzamda yatan Ömer SÖNMEZ'in sert ve keskin sesiyle uyandım:

- "Süleyman, hayde kalk hele, sahur vaktidir".

- "Gardaşım yemin billah oruç tutmayı çok istiyorum ama, inan yemekhaneye kadar gitmeyi bırak (yemekhane 60 metre uzaklıkta), üç adım dahi atmaya takatim yoktur".

- "Olmaz öyle şey, orucu yiyemeyiz, haydi pin sırtıma".

Yatağımdan binbir güçlükle doğruldum.

Ne kadar ısrar ettiysem dinletemedim.

Ömer gardaşım beni yatağımdan direkt sırtına aldı. Diğer arkadaşların şaşkın bakışları arasında yemekhaneye kadar götürüp masama oturttu.

Sahur yemeğimizi yedikten sonra, gardaşım yine"

- "Hayde pin sırtıma".

- "O kadar da değil gardaşım. Allah razı olsun senden. Koluma gir yeter".

Birbirimize manevi destek vererek, Temmuz sıcağı ve ağır eğitimlere rağmen, orucumuzu tuttuk. Rabbim kabul eder inşallah.

Dört ayımız tamamlandı, dağıtım kuralarımızı çektik. Bir de ne görelim can gardaşım ÖMER ile ikimizde:

"Menemen 212. Er Eğt. Alayı, Kşf. İstih.Bl.ğünü" çekmişiz.

Can gardaşımla birlikte Menemen'de 12 ay yedeksubaylık vazifemizi gururla tamamladık.

SELAM OLSUN TÜM ASKER ARKADAŞLARIMA.