Dr. Zülfikar ÖZKAN

Avukat - Yazar - NLP Trainer

zulfikarozkan@hotmail.com

Rolünü Ustaca Oyna!

Bu dünya ciddi bir okuldur, bir üniversitedir... İnsanoğlu tembellik edip dünya sınavı kaybetmemeli. Sınav çok ciddidir. İlave bir bütünleme sınavı da yoktur. Oğuz Atay’ın dediği gibi “Hayatın provası da yoktur. Ne yeniden yaşamak mümkün ne de yaşadıklarını silebilmek.” 

İnsanın bu dünyadaki rolünün ne olduğu yüzyıllardan beri düşünülmektedir. Bundan yaklaşık 2100 yıl önce yaşamış bir zamanlar köle olan Roma İmparatorluğu’nun en meşhur filozofu olan Epictetos bakın ne diyor: “Bir oyundaki aktör olduğunu hatırla, karakterini oyunu yazan belirlemiş. Oyunu yazan Tanrı’dır. Tanrı bizi bir plan dahilinde dünyaya getirmiştir, bu plan yeryüzünde yaşayan herkesin bir rol üstlendiği büyük bir oyunu andırır. Dolayısıyla oyunun sürmesi için herkes kendisine biçilen rolü oynamalıdır (Epictetos, Enkheiridion, İstanbul, 2021, s. 53). 

Uluslararası arenada tanınmış bir liderlik uzmanı, konuşmacı ve papaz olan John C. Maxwell (d. 1947) diyor ki: “Ben Tanrı’nın her insanı bir amaç için yarattığına inanıyorum.” 

Avusturyalı bir doktor ve psikiyatr olan Viktor Frankl, insanlığın gördüğü en büyük acılar içinde kişi olarak büyümeyi ve gelişmeyi başarmış kişilerden biridir. Frankl, Logoterapi (Anlam terapisi) ekolün kurucusudur. Genç yaştan beri Frankl, hayatı boyunca cevaplamaya çalışacağı şu soruları soruyordu: Neden varız? Hayatın anlamı ne?  "İnsanın Anlam Arayışı" nın peşine düşen Frankl diyor ki:    

“Hayatta herkesin kendine özgü bir görevi veya bir misyonu vardır. Herkes yerine getirilmesi gereken somut bir görev üstlenmelidir. İnsanın başka birisinin yerine alamayacağı gibi, hayatını tekrarlaması da mümkün değildir. Bunun için herkesin görevi, değerlendireceği özel fırsatı kadar değerlidir.”

Bu konuda yaptığım araştırmaların sonuçlarını sosyal medyada, makalelerimde ve kitaplarımda değerli okuyucularımla paylaşıyorum. Bize göre de, hepimiz bir amaç için yaratıldık. Hepimizin bu dünyada bir amacı vardır. En büyük sorumluluğumuz o amacı bulmaktır. Bu uğurda gösterilen çabalar dile büyük sevinç verir. 

John C. Maxwell’e göre başarı, hayattaki amacını bilmek, azami potansiyeline ulaşmaya çalışmak, başkalarına yararlı tohumlar ekmektir.  Başarı Bir Yolculuktur" (MORRIS, Tom. Gerçek Başarı, çev. Alev Önder, Sistem Yayıncılık, İstanbul, 1998. s. 15). 

Yüce Kur’an da dünyanın bu konumuna dikkat çekmekte ve insanların buna kanmamasını istemektedir. Gerçekten şu dünya hayatı bir anlık zevkten ibarettir. Öyle gaddardır ki, bir lezzet verse bin çile çektirir. Bir üzüm yedirse yüz tokat vurur.

Dünya hayatının bir oyun ve eğlenceden ibaret olduğuna Yüce Kur’an’da dikkat insanlığın dikkatini çekmektedir.

Bu dünya hayatı sadece bir oyun ve oyalanmadan ibarettir. Ahiret yurduna gelince, işte asıl hayat odur. Keşke bilmiş olsalardı (Ankebût, 64).  

Dünya hayatı, eğlence ve oyundan başka bir şey değildir. Ahiret yurdu ise, Allah'tan korkanlar için daha hayırlıdır. Aklınızı kullanmaz mısınız? (Enam, 32).

Kur’an-ı Kerim, dünya hayatının başlıca özellikleri olarak “aldatıcı”, “oyalayıcı”, “hedeften uzaklaştırıcı”, “gaflete düşürücü” ve “geçici bir süs olmasına dikkat çekmektedir. Dünya hayatının kötülenen ve değersizliğine vurgu yapılan yönü budur.