Yaşar RAVANOĞLU AKDAŞ

Misafirin Böylesi

Bir varmış bir yokmuş çakma kralın sarayı çokmuş. Bize ne el kesesinden zengin parası fakirin çenesi imiş. Bunları bırakalım biz masalımıza bakalım. Mutluluk ormanı dışındaki başka bir ormanda tilki Cezmi ve Ayı Rıfkı'nın hikâyesi. Bunlar çok yakın iki arkadaşmış. Tilki Cezmi kış uykusuna erken yatmış. Bir süre sonra birden uyanmış çünkü karnı çok acıkmış. Şimdi bal olsa da biraz yesem diye düşünürken  aklına arkadaşı ve komşusu ayı Rıfkı gelmiş. Kendi kendince hiçbir ayı evinin balsız olmayacağı fikri gelmiş. Evinin penceresinden Ayı Rıfkı'nın evini görmeye çalışmış. Bakmış ki Ayı Rıfkı'nın bacasından dumanlar çıkıyor.

--Ooo daha kış uykusuna yatmamış, emen gideyim!

Tilki Cezmi gidip Ayı Rıfkı'nın kapısını çalmış.

--Kim o?

--Benim kanka Tilki Cezmi.

--Sen kış uykusuna yatmıştın sanırım, neden uyandın?

--Erzaklarımı bitirip yattım fakat karnım acıkınca uyandım.

--Kanka ben bu kış uykuya yatmayacağım, kilerim yiyecek dolu. 

--Ben de yattım uyandım, uykum kaçtı. Ama uyuyacağım diye düşündüğümden hiç erzak biriktirmedim.

--Bu kış benim misafirim ol.

Tilki Cezmi biraz nazlanmış, o nazlanınca Ayı Rıfkı ısrar etmiş. Israra dayanamayan Cezmi daveti kabul etmiş. 

Ayı Rıfkı'nın evi sıcacık, şöminesi yanıyor. Bİr de sofra hazırlamış ki Cezmi şaşkınlıktan  bakakalmış. Neler yokmuş ki sofrada? Elmalar, armutlar, çeşit çeşit bal, badem, ceviz, fındık.

Tabiki uyanık Tilki Cezmi balı çöreğe böreğe sürüp sürüp yemiş. O kadar sürmüş ki masada uyuyakalmış.

-Yahu bu kanka Tilki Cezmi amma yemek yiyor. Benim erzağımı kış bitmeden bitirecek keşke davet etmeseydim.

Bunlar olurken Tilki Cezmi uykusundan uyanıp kilere girmiş, geçmiş bal fıçısının başına. Yemiş yemiş yemiş. Sabah erkenden Ayı Rıfkı'ya köydeki dayısının kızının doğumuna ebe olarak çağrıldığını söyleyip evden ayrılmış. Bir süre sonra eve geri dönmüş. Ayı Fırkı sorar,

-Bebeğin adını ne koydun?

-'BAŞLADIM' koydum. demiş. Aradan uzun bir süre geçtikten sonra Cezmi

-Ayı Rıfkı kardeş çocuk hastalandı beni çağırıyorlar.

-Tabi git, geçmiş olsun!

Halbuki Cezmi köye gidiyorum diye kilere gidiyor Ayı Rıfkı'nın ballarını yiyormuş. Tekrar Ayı'nın evine döner ve Rıfkı Cezmi'ye sorar.

-Hastalığın adı neymiş?

-'Yarıladım' hastalığı imiş.

Kış bitmek üzere iken Tilki yine akrabalarından armut toplayıp getirme bahanesi ile ayrılmış.

Tilki Cezmi yine aynı şekilde kilere gidip kalan balları da yemiş. Ayı Rıfkı

- Çabuk dön kanka demiş ve onu yolcu etmiş 

Tilki Cezmi  ayının evinden çıkar biraz  yürüdükten sonra ayının evine

dönüp arkadan dolanıp kilere girmiş ve son balıda yiyip bitirmiş. Aradan bir hafta geçmiş bir gece yarısı ayı Rıfkının telefonu çalmış Bu saatte beni kim arıyor olabilir diye merak içinde telefonunu açmış arkadaşı tilki Cezminin sesini duymuş

-Arkadaşım geliyordum haydutlar beni çevirdi.Senin için toplayıp hazırladığım armut çuvallarını aldılar   demiş. Ayı Rıfkı da

- Boş ver armutları haydutları çocuğun hastalığına ne ad verilmiş onu söyle demiş

-BİTİRDİM  koymuşlar dedikten sonra devam etmiş

-Bana  yaşattığın harika kış için leziz yemeklerin balların için sıcak evin dostluğun için sana teşekkür ederim dedikten sonra şimdi ben uzaklara gidip evime erzak bulacağım diyerek lafını bitirmiş.

Telefonu kapatan Rıfkı yatağına uzanır ve düşünmeye başlar. Bu kadar  çok akrabası varken neden bende kaldı derken kafasında bir  şimşek çakar.

-Olamaz diyerek kilere koşmuş. Üç fıçı  baldan nerdeyse eser yokmuş.

-Ahh! Benim aptal başım diye kendine kızmış öyle ya  demiş

-Başladım dedi yarıladım  dedi bitirdim dedi yine anlamadım. Onu  orman mahkemesine şikayet edeceğim  diye karar vermiş. Sabah  orman mahkemesine giden  ayı Rıfkı  kendi yaptığı iyiliğe rağmen  tilki Cezminin nankörlüğünü şikayet eder.

Evine dönen ayı Rıfkı gece kapının çalınması ile uyanır.

-Kim o diye seslenir. Dışarıdan tilki Cezmi’nin sesi duyulur.

-Kanka bu gün senin doğum günün; kapıyı açar mısın  der bunun üzerine ayı Rıfkı bir

kabataslak hesapla, gerçekten doğum günü  olduğunu fark etmiş. Bu arada Cezmi arabadan hediyeleri çıkarmaya başlamış ..  Üç fıçı bal, fıçılar lebalep bal doluymuş,

1. fıçıda  BAŞLADIM

2. Fıçıda YARILADIM

3. Fıçıda  BİTİRDİM  AMA  SANA  BORÇLUYUM YAZILIYMIŞ. Arabada elmalar armutlar fındıklar fıstıklar doluymuş.

Sonuçta ayı Rıfkı   arkadaşı  tilki CEZMİ’yi affetmiş. Ömürleri boyunca  mutlu yaşamışlar. Bu masalımız burada bitiyor. Mutlu olun  mutlu kalın.