Beyitlerle Memleket Manzaraları

İNŞÂ

Yediler mîrî malı, gözüme baka baka;

Bir de, inşâ ettiler, arsız- hırsız tabaka!

GAFLET

Kaçkınlar, yutturuldu, “muhacîr” diye, halka;

“Ensâr”: Devlet kasası; Türko-alaf(ı)ranga!

ÇÂRE

Kenarında, memleket, uçurumun, ahâli;

Ne başkan-bakan çâre; ne müdür, ne de vâli!

HEDEF

Hani, o büyük hedef; “Adriyatik’ten Çin’e..”;

Niçin gömüldü kafa, bir çıkmazın içine?

HADİ

Hadi, kurun, ‘lâkin’siz, fakat’sız ve çünkü’süz,

Bir-iki cümle bakın nasıl kalır ‘dil’ öksüz!..

GÖZLÜK-ÖKÜZLÜK

Kiminde yat gözlüğü, kiminde at gözlüğü;

Kimi okumuş ammâ üstünde öküzlüğü!..

SERVET-SEFÂLET

Yangın yeri memleket; sel, deprem binbir âfet;

Onda, yığınla servet; bunda, dağ-dağ sefâlet!

NE İSTERSEN ONU YAP

“Utanman yoksa eğer her dilediğini yap!”

İster, şeytânla oynaş; istersen, ineğe tap!..

CEVAP VERİN

Hadi, dil ırkçıları, konuşun, ve’siz, şey’siz!

Mösyö, madam dersiniz, konuşursunuz bey’siz!

RİYÂKÂR

Fuhuş serbest, sessizsin; derdin, peçen ve örttün?

Ağlıyordun aczinden, ey yalancı, daha dün!