Tarihin hiçbir döneminde değişmediler! 94 yıldan beri devletimizin bu coğrafyadaki varlığını hiç hazmedemediler!
Çünkü Ordularımız bu gücü; Yüce Türk Milletinin öz varlığından, Mete Han’ın tahta çıkış tarihi M.Ö 209 yılından bugüne, ardında bıraktığı o muhteşem tarihçesinden alır.
Kıbrıs adası, asırlardan beri ata yadigârımız, vatan toprağımızdır.
Hep derim ya: Tarih; vicdanımıza kazınan olayların hafızası, gerçekler ise zamanın vicdanıdır.
Öyle sayfalar vardır ki, boş görünürler ama çok şey anlatırlar. Öyle sayfalar vardır ki, gösterişli yazılarıyla, Olmasa da olur fotoğrafıyla karşınıza çıkarlar;
‘’Kıbrıs Türk’ünün tarihsel ve yasal yaşam haklarını, 34 yıldan beri dimdik ayakta duran K.K.T.C’yi yok sayarak Güney Kıbrıs’ta yaşayanlar, ’Birleşik Kıbrıs’ hayalperestleri! Kıbrıs Türk’üne türlü tuzaklar kuranlar! Tarihten gelen çığlıkları duyuyor musunuz? Bu yazım, sizler ve o acılı yılları görmezden gelenler için kaleme alınmıştır…’’
A.B.D Başkanı Trump; Arap ülkelerini hiçe sayarak, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıdığını açıklayınca..!
‘’Ses verin; Ey Mohaçlar, Çaldıranlar/ Tarihe yön verip, tarih yazanlar/ Ses verin nal sesleriyle, kılıç şakırtılarıyla düşmana korku verip/Dünyaya nam salanlar. Ses verin; Ey Çanakkaleler, Samsunlar, Erzurumlar, Sivaslar/Halide Edipler, Seyyid Onbaşılar, Ayşe Çavuşlar…’’
‘’Onlar aslında biz erkeklerin her şeyi… İlk nefesi onların karnında aldığımız, bizleri doyurup büyüten analarımız, aynı kandan/candan bacılarımız, günü geldiğinde hayatımıza eş olan kadınlarımız, canım kızımız diyerek koruyup kolladığımız evlatlarımız…
Kıbrıs müzakereleri; Rumların hedefledikleri sonla/Enosis’le bitmeyeceklerini anladıkları için görüşmeleri terk etmeleriyle sonlanmış;
Yazıma başlık yaptığım cümlecik; ‘’Biz yeni bir devlet kuruyoruz, kurucusu Erdoğan’’ açıklamasını yapan kişiye aittir. Kendisi, AKP Merkez Karar ve Yönetim Kurulunun (MKYK’nın) eski bir üyesiymiş.
Son yüzyılın en büyük belası, Vatanımızın bitmeyen çilesi,
Kader çizgimizde yaşadığımız her şeyin sebebi bizden midir? Yoksa o çizgilere yaşam mı yön verir? Kötülükler, İyilikler, güzellikler nasıl tarif edilir?
‘’Her kitap avuçlarımın içinde tuttuğum bir hayaldir’’ (İngiliz yazar, Nail Gaiman)
‘’ Bağımsız Kıbrıs Cumhuriyeti’ni meydana getiren anlaşmalar bir ‘devlet’ meydana getirmiştir; bir ‘millet’ değil…’’ (Başpiskopos Makarios )
O; aramızdan ayrıldığı 1938’den bugüne, 79 yıl geçti. Her 10 Kasım geldiğinde, saat tam da dokuzu beş geçe birkaç dakikalığına da olsa yaşam adeta durur ülkemizde.
‘’Hani bazen yaşananlar, yaşadıkların seni umutsuz bir yaşam geleceğiyle karşı karşıya bırakır; bitkin ve bıkkın bir duygu yumağıyla sarmalanırsın ya…
Cumhuriyetimizin 94’üncü kuruluş yıldönümünün kutlanacağı günümüzde ülkemiz oldukça kritik bir süreçten geçmektedir.
“Biz milliyet fikirlerini tatbike çok gecikmiş ve çok ilgisizlik göstermiş bir milletiz. Bunun zararlarını fazla faaliyetle gidermeye çalışmalıyız… Osmanlı İmparatorluğu içindeki çok çeşitli topluluklar, hep milli inançlarına sarılarak, milliyetçilik idealinin gücü ile kendilerini kurtardılar. Kuvvetimizin zayıfladığı anda bizi hor ve hakir gördüler. Anladık ki, kabahatimiz kendimizi unutmuş olduğumuzmuş. Dünyanın bize saygı göstermesini istiyorsak, ilk önce biz kendi benliğimize ve milliyetimize bu saygıyı, hissi, fikri ve fiili olarak, bütün davranış ve hareketlerimizle gösterelim.’’ (Gazi Mustafa Kemal Atatürk)
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti, kuruluş anayasasında da belirtildiği gibi; bağımsız ve egemen bir devlettir.