Öğretmen emeklisi Rıfat Bey, şehrin en kalabalık caddelerinin birinde yürüyordu. Yanından ortaokul talebesi olduklarını tahmin ettiği, okul formalı üç kız çocuğu yürüyorlardı. - Evlatlarım bana biraz zaman ayırabilir misiniz?
Anadolu coğrafyasında Ramazan ve oruç denildiği zaman ilk akla gelen şehir Erzurum’dur! Oruç tutan şehir olarak da bilinen Dadaşlar diyarında Ramazan ayı şehrin her köşesinde hissedilir ve yaşanır.
Kocaelimizin köylerinde, geçmişte sonbahar ve kış günlerinin misafirliği çok canlı ve bir o kadar da önemliydi.
Tarih sayfaları yaşanan tüm gerçekleri bünyesinde saklayan en değerli hazinedir. Kimi zaman yaşanan gerçekleri yok sayan, çarpıtan odaklar; tarihe emanet edilen o gerçeklerin belgeleriyle, tanıklarıyla karşılaştıklarında: ‘’Ben bunun böyle olduğunu bilmiyordum!’’ diyerek anlattıkları yalanlardan sıyrılmaya çalışırlar!
20 Ocak 2022’de İskoçya’ya oğlumun yanına gittim. Orada iki buçuk ay kaldım. İskoçya’da güzellikler gördüm, kurallar ülkesi İskoçya’nın caddeleri, sokakları, ormanları, dereleri ve kuş sesleri arasında 76 gün yaşadım. Korna sesi duymadım, yağmurlu yollarda su birikintisi görmedim. Yüksek binalara, betonlaşmaya rastlamadım. Evler dubleks arkada önde bahçeler kısacası harikalar diyarı.
Günümüzde kurumların faaliyetlerini sürdürebilmeleri, içinde bulunduğumuz ekonomik ve politik koşullar nedeniyle yeterince zor olmakla birlikte, beklenmedik zamanlarda ortaya çıkan krizler, kurumların sürdürülebilir başarılarını, hatta kimi zaman varlıklarını tehlikeye sokabilmektedir.
Biz o güzel çocukluk hatırâlarımızı turunculu sarılı kadife çiçeklerinin, kasımpatıların, beyaz sabun çiçeklerinin açtığı; başları dimdik göğe uzanan kavak ağacı yapraklarının sonbahar rüzgârında titreyerek en güzel nağmelerini bize dinlettiği; kayısı ve dutların ağaçlarından yerlere dökülerek sel sebil olduğu o güzel evin bahçesine gömdük. Şâyet bir gün yolunuz oralara düşerse ayağınızla toprağı rastgele kazıdığınızda bizim hatıralarımızı görürseniz bilin ki çocukluk şarkılarını kurtarmanızın zamanı gelmiş demektir...
Bir gün Hoca, evinin penceresinde düşünceli bir halde otururken sokaktan bir cenaze geçiyormuş. Cenazenin arkasında yakınları: - Ah, sen göçtün artık, o gittiğin karanlık, kimsesiz yerde ışığın yok, yiyeceğin yok, giyeceğin yok, soranın yok … Diye feryat edip ağlayanları duyunca, Hoca hanımına seslenmiş:
Benim yaş grubu ülküdaşlarım, gönüldaşlarım, dostlarım, sınıf arkadaşlarım bir bir vuslata eriyor. Son olarak da Doğu Türkistan’ın Sürgündeki Hükumetinin Cumhurbaşkanı Vekili meslektaşım, idealizm sahibi dava adamı bir kahraman Hızırbek Gayretullah (06 Nisan 2022 Perşembe günü) hakka yürüdü. Mekânı cennet olsun. Epeyi süredir tedavi görüyordu. Havası iyi geldiği için Manyas’ta da evi vardı. Kuş Cenneti bölgesi Hızırbek Gayretullah’a faydalı oluyordu. Yıllar sonra Manyas’ta iken birkaç defa telefonla görüştüm. Hasbihal ettik. Çok mutlu oldu. Bana kitaplarını imzalayarak gönderdi.
“Gerçek oruç, sadece yiyip içmeyi değil, boş ve hayasızca sözleri de terk ederek tutulan oruçtur.” [Hakim] “ Mübarek vakitlerde, günahlardan titizlikle uzak durmalı, taatları, ibadetleri ve her çeşit hayratı artırmalıdır. Zira Allah-ü Teâlâ, tarafından sevilen kimse, faziletli vakitlerde faziletli amellerle meşgul olur. (Mev’iza-i hasene)
Ramazan evde 20 tabaktan oluşan iftar yemeğine 'Peygamberimizin sünneti' diye hurmayla başlamak değildir. Ramazan kişi başı 1000 liralık menüsüyle boğazı gören bilmem ne yalısından bozma 'İslami' kafenin ışıltılı mescidinde karnına kramplar girerek kılınan akşam namazı da değildir...
70’li yılların gençlik olayları, o günleri birebir yaşayan bizim kuşakta önemli izler bırakmıştır. Bu olaylarında etkisiyle, ülkemiz 12 Eylül 1980 ihtilaline sürüklenmiştir. O dönemlerin iyi bilinmesi insanlarımıza olayların daha doğru değerlendirilmesinde katkı sağlayacaktır. İyi bilinme ise o günleri yaşayanların yazdıklarının ve o günleri araştıran bilimsel yayınların okunması ve öğrenilmesi ile mümkündür.
Aziz okuyucularım mübârek Ramazan ayına kavuştuk ama ne yazık ki onu gene çeşitli sıkıntılarla boğuştuğumuz bu kâbus gibi günlerde karşılamak nasip oldu. İnşallah bereketiyle gelir, arkasında hayırlar, güzellikler, ferahlıklar bırakarak bizlere vedâ eder.
Her avukat kanunun inceliklerini, belagatın hilelerini, mahkemenin münakaşa tuzaklarını unutarak meslek hayatında öyle yaşar ki, ne kendisinin giydiği cübbeyi hisseder ne de hakimlerin giydiği cübbeyi görür.
Atatürk Üniversitesi ve Er- Vak işbirliği ile yapılan “Güçlü Kadınlar” sempozyumu büyük ilgi uyandırdı.
*Öğrendim ki… İnsanlık târihi, kurtarıcılarının zulmü ile doludur. İdâre edilenle idâre edenler arasındaki çatışmaların sebebi budur. (Seyit Ahmed Arvasî’den; 1932-1988 )
25 Mart 2022 tarihinde Güney Kıbrıs Rum kesiminde yapılan bir resmigeçit töreninde, Rumların taşıdığı pankartlardan birisinde yazan cümle buydu!
Doğu’dan Batı’ya bütün ülkelerdeki krizler, ömür boyu yönetimde kalmak isteyen, seçimlerle değişmeyen liderlerden kaynaklanır. Oysa küresel krizler bütün ülkeleri, yönetimde ve üretimde, yenilik yapmaya zorluyor. Demokratik kurumlarla ve küresel kurallarla, yönetenlerin güçlerini azaltmadan, yönetilenlerin güçlerini artırmadan, dünyanın karşı karşıya olduğu sorunların, üstesinden gelmek giderek zorlaşıyor.
Tarihte iz bırakan bazı olaylar hüzünlüdür, acılarımızı depreştirir. Fakat Çanakkale, öyle kutlu ve anlamlı ki, ağrısı gurur vermekte, kederi gönüllerde yanık türkülere beste olmaktadır. Andıkça bir o kadar onurlandıran, başımızı dik tutmamıza vesile olan, böylesine eşsiz bir destanı, nesillere yeni baştan “bütün bilinmezlerini ortaya çıkararak” tanıtmak gerek.
Bir avukat, kurtuluş imkanı olmayan bir davayı almıştı ve bulduğu çareyi suçluya şöyle açıkladı.