Öksüz Gazze

“ Gazze yetim, hali yaman, Düşman kalleş vermez aman…”

Turan Yazgan Hocanın Ardından...

"Dilerim pek çok Türk onu örnek alır... Bugün ebediyete yürümüştü onu kaybettiğimiz gün anmak bizim için bir görevdir. Ruhu şad makamı cennet olsun..."

"Yermek" Üvey Türkçe, "Eleştirmek" Öz Türkçe

RİT'in Türkçeyi düşürdüğü hâllerden biri, normal Türkçe kelimelerin yerini de "öz Türkçe" sözlerin almasıdır.

Necip Fâzıl’ın Şiirlerinde “Türk/Türklük”

Necip Fâzıl’ın vefâtının 40. yılındayı z. Muhakkaktır ki, O’nun eserleri hakkında birçok makale yazılmıştır ve yazılacaktır. Bu münasebetle; mütefekkir ve Şâirler Sultanı unvanlı bu büyük Türk şâirinin en çok tartışma mevzusu olan “TÜRK/TÜRKLÜK” hakkındaki görüşlerini, kısaca da olsa ele almaya çalışacağız.

Lay Lay Lom Değil Bu; Gıda

Merhum Başbakan, sonra Cumhurbaşkanı Turgut Özal, “Arım, balım, peteğim” şarkısı ile yapardı propagandasını. Kendisi de söyler, iştirak ederdi. Ayrıca kara mizah haline getirilmek istendiği karikatürlerini medyadan keserek çerçeveletirdi. Sahnede kendisini eleştiren tiyatrocularla birlikte esprilere kahkahalarla gülerdi. Ayrıca konserlere, operalara, temsillere de giderdi.

Ağlayan Camiler Diyarı!..

Bu yazıyı bundan tam10 yıl önce yazdım. Bu 10 Kasım'da Diyanetin Cuma hutbesinde Atatürk'ün ve Silah arkadaşlarının hem Cumhuriyetimizin 100.yılına denk gelen bir 10 Kasım'da adını yine anmayışı üzerine aklıma geldi.

Mankurtlaşmak…

‘ Mankurt ’ kelimesi Orta Asya Türkleri’nde ‘ aklını ve şuurunu kaybetmiş köle ’ mânâsında kullanılır. Bu yönteme ise ‘ mankurtlaştırma ’ denir. Mankurt hâline getirilmek istenen şahsın saçları ustura ile kazınır. Sonra başına yeni kesilmiş bir koyun ve sığır derisi torba hâline getirilip sıkıca sarılır. Şahıs, elleri ayakları bağlanarak kızgın güneşin altına bırakılır. Tâze deri, kızgın güneş altında kurur ve daralır.

Misafirin Böylesi

Bir varmış bir yokmuş çakma kralın sarayı çokmuş. Bize ne el kesesinden zengin parası fakirin çenesi imiş. Bunları bırakalım biz masalımıza bakalım. Mutluluk ormanı dışındaki başka bir ormanda tilki Cezmi ve Ayı Rıfkı'nın hikâyesi.

Yahya Kemal’in Mustafa Kemal’i İlk Görüşü

1922 Eylül’ü Yahyâ Kemâl “TÂRİH MUSÂHABELERİ” kitabında Mustafa Kemâl’i görme isteğiyle dolu olduğu günlerin arifesindeki durumu bu satırlarla anlatır:

İnsanlara Alışkanlıkları Güç Kazandırır

Ülkelerde insanlar, herkes tarafından benimsenen alışkanlıklarla, yağmurlu karanlık ortamları, güneşli aydınlık ortamlara dönüştürürler.

Yöneltisel Tecimin Düzentasarı

(Dikkat: Bu öz Türkçe sözler bir akademik makāle başlığı değildir; fakat akademisyen veyâ entel görünmek isteyenler tarafından kopyalanıp kullanılabilir.)

Öğrendim ki… 23

*Öğrendim ki… Kitap okumak, güçlü bir beyin jimnastiğidir. (Fettah Güventürk’ten)

Yargıtay'ın 3. Ceza Dairesi Ne Yapmak İstiyor?

Anayasa, bir devletin temel yapısını, yönetim şeklini, yargı, yasama ve yürütme organlarının oluşumunu, yetkilerini, birbirleriyle ilişkilerini düzenleyen, devletin egemenlik yetkilerini yani devletin iktidarı karşısında bireylerin haklarını güvenceye alan  “toplumsal sözleşme” dir. Temel amacı devletin yetkilerini hukukla belirleyip sınırlandırmaktır. Kabile devleti yahut feodalite düzeyinden modern devlete geçiş aşaması anayasa ile düzenlenir.

Mustafa Kemal Paşamız

Naçiz vücudunuzu ebediyen yaşayacağımız vatan toprağına emanet edeli 85 yıl oldu. Her geçen zaman içerisinde yapmış olduğunuz fedakarlıkların ve inşa etmiş olduğunuz Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin varlığını daha iyi anlıyor ve size olan sevgimizi perçinliyoruz.

Hatıralarda Atatürk

“Bizce büyük adamların kusurları değil, kemalleri ortaya konur. Bundan gafil gibi davrananlara ruh hâletlerinin bozukluğundan dolayı acınır.” Ord. Prof. Dr. Süheyl Ünver

Gazze’de Soykırım Devam Etmekte

İsrail, 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye soykırım uygulamaktadır. Merhameti ve savaş kurallarını rafa kaldıran bu katiller, yaşlı, kadın, çocuk demeden canice öldürmekte, yakıp yıkarak sivil kıyımına devam etmektedir.

Kitap Fuarında Filistinli Yazar Olmak?

Adania Shibli (1974) Filistinli bir hanım yazar. Sayın Shibli Hanımefendi hem Berlin’de ve hem de Kudüs’te yaşıyor. Halen Zürih Literaturhaus’ta konuk müellif-yazar olarak bulunuyor.

Kıskançlık Huyumuz Bizim

Nasıl bir toplum olduk demeyeceğim. Çünkü, insan olarak var olduğumuz günden bugüne zamanın şartlarına uygun olmak üzere, çok değiştiğimiz söylenmez. Zaman zaman kişisel iyilerin davranışlarını genele mal ederek, “ne günler ne zamanlar varmış” diye övünürüz geçmişimizle... Birbirimizi sevmiyoruz, en kötü huyumuz kıskançlığımız!

Dünyada Meyvesi Para Olan Ağaç Yoktur

Dünyada kuruluşlar ne üretirlerse üretsinler, başta gelen sorumlulukları, kaynaklarını en verimli olarak değerlendirmektir. Kuruluşların uzun ömürlü olmaları, ekonomik, siyasal ve kültürel çevredeki değişmelere uyum sağlamaları, önceden hazırlandıkları planlara bağlıdır. Kuruluşlar geleceklerini, aksatmadan yaptıkları planlarla güvence altına alırlar. Sürekli güncellenen planlarla, kendilerini yenilemeyen kuruluşlar, uzun dönemde varlıklarını koruyamazlar.

Masal İçinde Masal (Matruşka)

Mutluluk ormanındaki çocuklar paydos zili çalınca okuldan çıktılar. Evlerine gitmek için yola koyuldular. Ormanda asılı afişleri gördüler. Durup okudukları zaman çok şaşırdılar. Afişlerde ormanda bir masal yarışması olacağından bahsediyordu. Ertesi gün okula gidenler öğretmenlerine,