Oğuz ÇETİNOĞLU

Ekonomist, Araştırmacı-Yazar

ocetinoglu1@gmail.com

Dil Bahisleri - 10

Türkiye’nin en itibarlı ve köklü yayınevlerinden biri,  konusunun uzmanı iki editör istihdam ediyor. Ayrıca ‘son okuma’ işini yapan elemanı var.

Aşağıdaki notlar, iki kişinin yayına hazırladığı ve sözü edilen yayınevinin 2020 yılında yayımladığı hikâye kitabı okunurken not edilmiştir.

Bülbül gibi şakır şakımasına da ne şakıyacak nefesi nefesi ne de uçacak dermanı kalmamış

Şeklindeki cümle dikkat çekiyor. Bilindiği gibi aynı cümlede olumsuzluk bildiren Ne… ne de… edatları varsa, cümlenin son kelimesi olumlu olmalıdır. İki olumsuzluk, cümlenin mânâsını olumluya çevirir.

Olabilir, herkes bu kaideyi bilmeyebilir.

Fakat yayınevi köklü ve saygın bir firma ise, Hikâyenin yazarı Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu ise…

Kitabı yayına hazırlayanlardan biri Sosyoloji dalında doktora öğrencisi ise, diğeri de Kamu Yönetimi bölümü mezunu, hikâye yazarı ve dergi yayıncısı ise… durup düşünmek gerekiyor: Yayınevinin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu olduğu tahmin edilen konusunun uzmanı editörü, hikâyenin yazarı ve kitaptaki hikâyeleri yayına hazırlayanlar… Türk dilinin bu basit kaidesini bilmeyen tam dört kişi… nasıl olup da bir araya gelebilmişler?

Bir cümle gözden kaçmış diyelim. Aynı yazarın, aynı hikâyesinin bir başka sayfasında aynı hatâ tekrarlanıyor: ‘Bu defa ne ses ne ışık önden gelmedi.’

Bitmedi. Aynı kitapta, başka bir yazarın kaleme aldığı hikâyede, gözden kaçmış doğru bir cümle var: ‘Ne onlara hayret edip Kemal gibi hayatı ıskalıyor ne de kayıtsız kalıp Cemal gibi bir köşede bekliyordu.’

Görselerdi, ‘düzeltiyoruz’ diye üçüncü defa aynı yanlışı yapabilirlerdi.

Gönül arzu ederdi ki; ‘O öyle yazmış, beriki böyle yazmış. Acaba hangisi doğru?’ diyerek küçük bir araştırma yapabilselerdi, hem doğruyu örenirler, gereğini yaparlar, hem de okuyucuya kötü örnek olmaktan kurtulurlardı.

***

Yine aynı kitapta aynı hikâyenin iki ayrı sayfasında, babanın kız kardeşi, ‘hâlâ’ kelimesiyle ifâde ediliyor.

Yine bitmedi…

Bir başka hikâye yazarı, ‘İki tâne kız…’ Diye yazmış. İnsan armut mu ki, tâne ile sayılıyor?

Türkçe bilgi ister, saygı bekler…