Yıllar geçse ne çıkar Nedir yılların birbirinden farkı Z anne dilir ki yeni yılda Her şey b aşk a olacak
Ne ummuştum ne buldum, Yıllarca bekledim durdum, O kadar çok bekledim ki Beklediğim neydi unuttum.
Pamuk şeker gibi yağdın üstüme Tarifsiz bir sevinç doldu özüme İçim aydınlandı gönlüm coştu. Mutluluğum oldun kar taneleri
Sanki hiç yaşanmamışcasına Anılarda kaldı çocuk luğum Soframız dolardı Yemekler lezizdi
Bir müzik aletiyim Notaları kaybolmuş telleri kopmuş Çalmak istesem de çalamam Notalar okyanusunda kayboldum
Minik kuş üşümüş Yağan karlardan korkmuş Yokmuş onun sahibi Karnını doyuracak sığınacak kimsesi
Bir müzik aletiyim Notaları kaybolmuş telleri kopmuş Çalmak istesem de çalamam Notalar okyanusunda kayboldum Nefesim kesildi boğuldum Hayatta neler oluyor diyecek kadar Şaşırdım dondum öldüm sanki Acı var içimde yanıyor yüreğim
Mevsimine göre seçersin karpuzu portakalı, Gönlüne göre seçersin esmeri sarışını, Aklına göre verirsin kararını, Bazen akıl bazen mantık kazanır. Bazen de alırsın usul usul havanı Portakalın ekşi karpuzun kelek çıkar.
Yeni yılı büyük umutlarla bekledik Ne dilersek olacak ne istersek gelecek Dünya değişecek sandık
Yeni yılı büyük umutlarla bekledik Ne dilersek olacak ne istersek gelecek Dünya değişecek sandık
Çocuğun gözyaşında Yağmurun damlasında Hüzünlerin kucağında Kendimi buluyorum
Aşklar sevdalar hep yalan Yaşanan yalnız hayalde kalan Yalan temel üzerine kurulan Dünya yalan Görmedim gerçek olan
Ne ummuştum ne buldum Yıllarca bekledim durdum O kadar çok bekledim ki Beklediğim neydi unuttum
Orta Asya steplerinde, Kâh at sırtında kâh çadırda, Türk’ün soyu, boyu tüm dünya da! Kâh yörük kâh Türkmen Kimi Kerkük’te kimi Türk ocağında...
Zengin doğdun anandan Yüz bulamadın babandan Hoşlanırsın ormandan Bu ne güzellik" BE OSMAN"
Ela gözlerinde dizi dizi yaş, Döküldü kirpikten yavaş yavaş. Geride bıraktığım yıllara dönüp baktım, Biraz hüzün , biraz sevinç... Bahtım kara mıydı ak mıydı Bilemedim.
Zaman mekân anlamını yitirdi, Dönen bir çarkın içindeyim sanki, Dönüyorum dönüyorum, Neredeyim ne haldeyim bilmiyorum, Döndükçe dağılıyor kayboluyorum
Sabah sessizliğini bozan martı sesi vapur düdüğü Boğazda şıpırtılar var birde ezan sesi İstanbul uykuda küçük bir çocuk gibi Yorgun sakin telaşsız
Sarı güzellik dalgası sararken tabiatı Bahar meltemiyle gelir güzel kokuların Ellerdeki mimozalar süslerken vapurları