Atatürk’ün söylediklerini şuurlu Türk gençleri Azerbaycan’la sınırlı kalsa da hakkıyla yaptı. Azerbaycanlı ses sanatkârı Zeynep Hanlarova müziğe âşina olanların büyük yıldızıydı. Râşid Beybutov, konser vermek için Ankara’ya geldiğinde gençler, etrafında sımsıcak bir sevgi halkası oluşturmuştu.
Prof. Dr. Ahad Andican devam ediyor:
Prof. Dr. Ahmet Kanlıdere editörlüğünde hazırlanan 13,5 X 21 santim ölçülerindeki 356 sayfalık eserde; Doktora öğrencisi Aybüke Tabak’ın Prof. Dr. Yavuz Akpınar ile; Doç. Dr. Murat Özkan’ın Prof. Dr. Mehmet Alpargu ile; Yüksek lisans öğrencisi Hâlide Baykal’ın Prof. Dr. Ahad Andican ile; Doktora öğrencisi Enes Aydın’ın Prof. Dr. Tuncer Baykara ile; Doktora öğrencisi Ayberk Sinan Özel’in Prof. Dr. Gülçin Çandarlıoğlu ile; Yüksek lisans öğrencisi Seher Yiğit’in Prof. Dr. Ali Merthan Dündar ile; Yüksek lisans öğrencisi Sima Nur Göger’in Prof. Dr. Güljanat Kurmangalieva Ercilasun ile; ?’ın Doç. Dr. Yunus Emre Gürbüz ile; Yüksek lisans öğrencisi Alihan Büyükçolak’ın Prof. Dr. Osman Karatay ile; Yüksek lisans öğrencisi Zeynep Yâsinoğlu’nun Prof. Dr. Hakan Kırımlı ile; Doktora öğrencisi Betül Aydın Karga’nın Prof. Dr. Timur Kocaoğlu ile; Yüksek lisans öğrencisi Muhammed Emin Ata’nın Prof. Dr. Yücel Öztürk ile; Doktora öğrencisi Batın Durmaz’ın Prof. Dr. Ahmet Taşağıl ile; Yüksek lisans öğrencisi Parvin İbrahimova Ağardan’ın Prof. Dr. Mehmet Tezcan ile; Dr. Öğretim Üyesi Zeynep Akarslan’ın Okan Yeşilot ile; Doç. Dr. Hikmet Demirci’nin Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı ile gerçekleştirdiği 16 röportaj yer alıyor.
Değerli okuyucularımın Kurban Bayramını tebrik ediyor, nice bayramlara sevdikleri ve sevenleriyle birlikte ve saadetlerle erişmesini niyaz ediyorum.
Hasan Bey, annesi ve kardeşleriyle Bafra’ya yerleştikten sonra aklından hiç çıkaramadığı, çıkaramayacağına inandığı Hâlina’sını görmek için Almanların desteğindeki Bulgarların işgali altında bulunan Yunanistan’a gitmeyi kararlaştırır. Kitabın bu kısmı âdetâ bir casusluk romanıdır. Ölüm; sayfalar, satırlar arasında kol gezmektedir. Kendisine yardımcı olacak kadroyu oluşturur ve yola çıkar. Dostlar seferber olmuş Asan’ı korumaktadır. Askeriyedeki gece yürüyüşü gibi Bulgar işgali altındaki Yunanistan’ın balta girmemiş ormanlarını gecenin karanlığında nefes almadan aşmışlardır.
‘ Ağlama Asan Ağlama ’ çok farklı bir roman. Konusu, romandaki hâdiselerde adı geçen insanlar, mekânlar… Her şeyi ile farklı. Bir sevda romanı… Çileli insanların, zaman içerisinde birbirine düşman hâline getirilmiş, birbirine topraktan bağlı, aynı havayı teneffüs eden ve fakat ayrı milletlerden, ayrı inançtan insanların… bir arada ve dostça yaşamayı hayat felsefesi olarak benimsemiş insanların romanı.
Dil sevgisi; vatan sevgisi, ana sevgisi gibidir. Sınırsızdır, her türlü fedakârlığı gerektirecek kadar engindir. Bundan dolayıdır ki Yahya Kemal Beyatlı şöyle söylemiştir:
Dr. Öğretim Üyesi Hasan Kızıldağ ’ın; Prof. Dr. Âdem Öger, Doç. Dr. Âdil Çelik, Prof. Dr. Alimcan İnâyet, Dr. Atilla Bağcı, Prof. Dr. Bülent Bayram, Doç. Dr. Berna Ayaz, Prof. Dr Durmuş Arık, Prof. Dr. Fuzûli Bayat, Prof. Dr. Hanife Nalân Genç, Prof. Dr. Kadriye Türkân, Prof. Dr. Karl Reıchl, Doç. Dr. Kevser Gürcan, Doç. Dr. Kübra Yıldız Altın, Prof. Dr. Mehmet Aça, Prof. Dr. Mehmet Ali Yolcu, Prof. Dr. Mustafa Sever, Doç. Dr. Nursel Uyanıker, Dr. Sâcide Fikret Çobanoğlu, Uzman Arkeolog Sergen Çirkin, Prof. Dr. Yaşar Çoruhlu ve Dr. Yaşar Kalafat makalelerinden ve kendisinin ‘ Türk Şamanizmi’nin Hürriyeti ve Dünyâdaki Benzer Sistemlerinden Farklılığı ’ başlıklı makalesinin yer aldığı 16,5 X 26,5 santim ölçülerinde, 451 sayfadır.
Farklı etnik kökenlere ait olsa bile aynı coğrafya içinde yaşamak için ortak gayret gösteren topluluklar; ortak bir târihi, ortak bir kültürü paylaşması neticesinde millet vasfına sâhip olurlar. Milletlerin millî kimlik kazanmasını sağlayan millî kültür kısa sürede meydan gelen bir birikim değildir. Aksine millî kültür ardında yüzyılları barındırır.
Kültür, esâsen millîdir. Ona millîlik vasfını kazandıran, milletin millî değerlere verdiği ehemmiyettir. Millî kültür; milletlerin târihî dönemler içindeki sosyal yapılarını, dînî inançlarını, edebî eserlerini, ahlâk özelliklerini, düşünce sistemlerini ve bunların sonucu şekillenmiş olan mîmârî yapılarını içine alır. Millî kültür, devleti ayakta tutan en mühim unsurlardan biridir. Her milletin millî kültürünü oluşturan ana unsurlar mevcuttur. Bunlar dil, din, gelenek- görenek, sanat, dünyâ görüşü ve târih olarak sayılabilir.
ALİ KAYIKÇI Emekli Gümrük Müdürü, Serbest Muhasebeci, Gümrük Müşaviri, Gazeteci, Şâir ve Yazar Ali Kayıkçı 14 Ağustos 1946 târihinde, Trabzon’a bağlı Maçka ilçesi Hamsiköy’de doğdu. İlkokulu Samsun 19 Mayıs ve Rızânur’da orta ve liseyi de Samsun Ticaret Lisesi’nde (1959-1965) okudu.
Ali Kayıkçı ’nın üstün vasıfları saymakla bitmez. Velût yazardır. Bütün samimiyetiyle ve doğru bildiklerini değil, bildiği doğruları yazar. Karadenizlilerin ekseriyeti gibi merttir, yerine göre de serttir. Gözünü budaktan, sözünü dudaktan esirgemez. Şâirdir. Bir adı da Âşık Derebahçeli’dir.
Denizlerin insanoğluna sunduğu imkânlar, ‘ sonsuz ’ denilebilecek ölçüdedir. Ülke ekonomisini diri tutar, vatanı mâmur hâle getirir, insanları refaha kavuşturur.
Prof. Dr. AHMET BİCAN ERCİLASUN 1943'te İzmir'de doğdu. 1962'de İzmir İmam Hatip Okulunu, 1963'te Edremit Lisesini bitirdi. 1963-1967 arasında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde okudu. 1965-1967 yıllarında Ömer Lütfü Barkan'ın yönettiği Türk İktisat Târihi Enstitüsü’nde uzman olarak çalıştı. 1967'de Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde Türk dili asistanı olarak göreve başladı. ‘
Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun , eserinin arka kapağında (eskilerin tâbiri ile) müfit ve muhtasar olarak şu bilgileri veriyor:
Güvenilir lügat hazırlayıcılarımızın önde gelen ismi olan İlhan Ayverdi, ‘ Kubbealtı Lügati ’ isimli eserinde ‘ ikon ’ kelimesini şöyle açıklıyor: ‘ Hıristiyan Ortodokslarda Hz. Îsâ, Hz. Meryem veya azizlerin tahta üzerine yapılan resimlerine verilen ad .’ İnternetin bilgiç yıldızı Google Efendi de aynı açıklamayı veriyor.
*Öğrendim ki… Hiç kimse tek hakîkat temsilcisi değildir. (İlhan Karaçay’daan) *Ahlâk iledir kemal i âdem Ahlâkiledir nizam ı âlem Ahlâka nazar edilmeyince Semt i edebe gidilmeyince Âlemde nice mâarif ehli Tercih ediyor ulema cehli
MUSTAFA CAN 01.01.1949 tarihinde Samsun ili Terme ilçesinde doğdu. İlkokulu ve ortaokulu Terme'de, liseyi Samsun 19 Mayıs Lisesinde okudu. 1972 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü Yabancı Diller Bölümünden mezun oldu. Bolu Erkek Öğretmen Okulu ve iki yıllık Eğitim Enstitüsünde Almanca öğretmeni olarak göreve başladı.
GÖÇ GÜNLÜĞÜ: Mustafa Can’n ‘Sevgili Eşine armağan ettiği’ 382 sayfalık romanın arka kapak yazısı:
GÖLGE IŞIKSIZ ÜLKEDE YAŞAMAZ isimli şiir kitabı 2020 yılında Ankara’da Kurgan Yayınevi tarafından basılmıştır.