Çünkü Ordularımız bu gücü; Yüce Türk Milletinin öz varlığından, Mete Han’ın tahta çıkış tarihi M.Ö 209 yılından bugüne, ardında bıraktığı o muhteşem tarihçesinden alır.
Erasmus Programı, Avrupa Birliği ülkelerinin yüksek öğretim kurumlarında, Avrupalılık bilincini yaymak ve geliştirmek için 1987 de kurulmuş.
Yılbaşı gecesini, günler öncesinden başlayan hazırlıklarla kutlayanlar, yaptıkları işin ve eğlencenin, Hıristiyan âdeti olan Noel kutlamalarıyla alakalı olmadığını söylüyorlar. Bir bakıma haklıdırlar. Hakîkaten 31 Aralık gününü 1 Ocak gününe bağlayan gecenin Noel ile alakası yoktur.
İnsanoğlunun en büyük özelliklerinden bir tanesi de, güzellikleri ve mutlulukları çok çabuk tüketmesidir. İnsanlar bir taraftan şükrederken, bir taraftan da sürekli daha iyiye ulaşmak için çaba sarf ederler.
Kıbrıs adası, asırlardan beri ata yadigârımız, vatan toprağımızdır.
Asâlet bir altın idi, pul oldu, Türlü türlü bedenlere çul oldu; Îmânın yolu keseden geçeli Kimi pula, kimi kula kul oldu...
Bazı kimselerin, hasta olmalarına rağmen, bir günde yaşadığı mutluluğu, pek çok insan bütün ömründe bedenen hasta olmadığı halde yaşayamıyor.
Hayatta hiç bir şeyin tesadüf olmadığına inananlardanım. Bu sebeple etrafıma “ne olup gidiyor” diye hep dikkatli bakarım.
1207 yılında Belh şehr inde doğan Hz. Mevlana 17 Aralık 1273 yılında Konya ‘da Hakk’a yürüdü.
Hep derim ya: Tarih; vicdanımıza kazınan olayların hafızası, gerçekler ise zamanın vicdanıdır.
Türkiye, tarihinden, Batı ile ve Batı Medeniyeti ile sıcak diyalogundan, “Yeni Dünya Düzeni” arayışına giren dünyanın içine sürüklendiği “değişim” den ve yeniden yapılanmadan, jeopolitik konumundan, kültüründen ve değerlerinden kaynaklanan çok ciddi bir değişim ve dönüşüm sürecinin içine girmiştir.
Eskiden sokakta bir şey yemek ayıp sayılırdı. Olur, imkânı olmayan biri görür de canı çekerse diye düşünülür, sokakta oynarken dahi bir poğaçayı ya da içine bir şeyler konmuş bir parça ekmeği dahi annelerimiz elimize vermezdi.
Çekip gittin ne oldu yüreğimi yakarak Su misali gönlüme kayıp akamaz mıydın Bendini yıkan azgın sular gibi akarak Hasret yüklü gözüme aşkla bakamaz mıydın
Önce; çok değerli ve kederli Yılmaz Ailesine başsağlığı ve Cenab-ı Allah’dan sabr-ı cemil, müteveffa Yavuz Yılmaz kardeşimize Allah (Subhânehu ve Teâlâ)’dan rahmet diliyorum.
Sayın Ali Coşkun benim kısa adı TOBB olan Türkiye Odalar Borsalar Birliği Başkanlığından bu yana önemli bir ağabeyim, vazgeçilmez bir dostum, değerli bir iş ve devlet adamıdır.
Öyle sayfalar vardır ki, boş görünürler ama çok şey anlatırlar. Öyle sayfalar vardır ki, gösterişli yazılarıyla, Olmasa da olur fotoğrafıyla karşınıza çıkarlar;
(Denir ya, “O müdafaa ki, hayali cihana değer”…)
“Temelinde sevgi olan hiçbir eğitim başarısızlığa uğramaz.” Johann Heinrich Pestalozzi
Rahmanın nefesi duyulur, harfler kelimelere, kelimeler sözlere dökülünce. Sırra vakıf olan derdini bir kamışa söyler; ney olup iniler kamış, kesilince. Makam üstüne makam üflenir; yardan yaralanıp derman dilenince.
‘’Kıbrıs Türk’ünün tarihsel ve yasal yaşam haklarını, 34 yıldan beri dimdik ayakta duran K.K.T.C’yi yok sayarak Güney Kıbrıs’ta yaşayanlar, ’Birleşik Kıbrıs’ hayalperestleri! Kıbrıs Türk’üne türlü tuzaklar kuranlar! Tarihten gelen çığlıkları duyuyor musunuz? Bu yazım, sizler ve o acılı yılları görmezden gelenler için kaleme alınmıştır…’’