Gazze’de Soykırım Devam Etmekte

İsrail, 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye soykırım uygulamaktadır. Merhameti ve savaş kurallarını rafa kaldıran bu katiller, yaşlı, kadın, çocuk demeden canice öldürmekte, yakıp yıkarak sivil kıyımına devam etmektedir.

Kitap Fuarında Filistinli Yazar Olmak?

Adania Shibli (1974) Filistinli bir hanım yazar. Sayın Shibli Hanımefendi hem Berlin’de ve hem de Kudüs’te yaşıyor. Halen Zürih Literaturhaus’ta konuk müellif-yazar olarak bulunuyor.

Kıskançlık Huyumuz Bizim

Nasıl bir toplum olduk demeyeceğim. Çünkü, insan olarak var olduğumuz günden bugüne zamanın şartlarına uygun olmak üzere, çok değiştiğimiz söylenmez. Zaman zaman kişisel iyilerin davranışlarını genele mal ederek, “ne günler ne zamanlar varmış” diye övünürüz geçmişimizle... Birbirimizi sevmiyoruz, en kötü huyumuz kıskançlığımız!

Dünyada Meyvesi Para Olan Ağaç Yoktur

Dünyada kuruluşlar ne üretirlerse üretsinler, başta gelen sorumlulukları, kaynaklarını en verimli olarak değerlendirmektir. Kuruluşların uzun ömürlü olmaları, ekonomik, siyasal ve kültürel çevredeki değişmelere uyum sağlamaları, önceden hazırlandıkları planlara bağlıdır. Kuruluşlar geleceklerini, aksatmadan yaptıkları planlarla güvence altına alırlar. Sürekli güncellenen planlarla, kendilerini yenilemeyen kuruluşlar, uzun dönemde varlıklarını koruyamazlar.

Masal İçinde Masal (Matruşka)

Mutluluk ormanındaki çocuklar paydos zili çalınca okuldan çıktılar. Evlerine gitmek için yola koyuldular. Ormanda asılı afişleri gördüler. Durup okudukları zaman çok şaşırdılar. Afişlerde ormanda bir masal yarışması olacağından bahsediyordu. Ertesi gün okula gidenler öğretmenlerine, 

Okunası Kitaplar

1-HATIRLADIKLARIM: Prof. Dr. Mehmet Maksudoğlu (Hâtıra) 13,5 X 21 Santim ölçülerinde, 256 sayfa. 2-150 SORUDA TÜRKLER: Gürbüz Azak (İnceleme) 13,5 X 21 santim ölçülerinde 168 sayfa. 3- İKİNCİ MURAD HAN’IN FÂTİH SULTAN MEHMED’E NASİHATLERİ: (İnceleme) 13,5 X 21 santim ölçülerinde, 64 sayfa.

Hamas Örgütü Filistin Halkını Temsil Edebiliyor mu?

Otuz yıl önce Sovyetlerin dağıldığı dönemde ABD tek başına bir güç olarak sahnedeydi; ekonomik ve stratejik önemi bulunan Ortadoğu’yu hem kendi çıkarları hem de kankası konumundaki İsrail’in güvenliği nedeniyle kontrolüne almaya çalışıyordu. Vietnam’da yaşadığı acı deneyimden ders aldığından bunu bölgeye asker yığarak değil istihbarat ve diplomatik kanallardan yaptı. Askeri gücünü yedekte baskı unsuru olarak tuttu, gerektiğinde belli bir süreyle kullandı.

Bir Devlet İşte Böyle Kuruldu

İsrail Devleti’nin nasıl kurulduğunu anlamak bir yerde 1865’te Budapeşte’de doğmuş bir Yahudi olan Theodor Herzl’i tanımaktan geçer. Kendisi Hukuk doktorudur, gazetecidir. Neue Freie Press Gazetesi’nde çalışmakta, Yahudilerin Avrupa’da çok aşağılandığı bir zaman kesitinde yaşamaktadır. Kendisi de bu aşağılanmaların hedefi hâline gelip, çok çirkin hitaplara mâruz kalınca kafasında bir Yahudi devleti kurmak, kendisi dâhil aşağılanan, hakaret gören bütün Yahudileri bir devletin çatısı altında korumaya almak fikri iyice yerleşir. Bu fikir kısa zamanda bir ideal olarak olanca kuvveti ile bütün benliğini istilâ eder, İsrail Devleti’ni kurmak onun için artık tek hedef hâline gelir.

Porselen mi Tahta mı?

Bir varmış iki varmış, üç saklanmış yokmuş. Sayı arkadaşları onu ararken biz de masalımıza başlayalım. Mutluluk ülkesinde anlatılan masallardan birini dinleyelim.

Ortadoğu'da Barışın Kötüsü Savaşın İyisi Olmaz

Dünyanın her yerinde, savaş ve barış gibi, özgürlük ve eşitlik, toplumun bütün kesimlerinin ilgilendiren ana tartışma konularıdır. Özgürlükleri sınırlayan dayatmacı yönetimlerde, savaşın şahinleri güç kazanırlar. Eşitliğe önem veren demokratik yönetimlerde, barışın güvercinleri öne çıkarlar. Dayatmacı yönetimler düşmanlıkları büyüterek, ömürlerini uzatmaya çalışırken, demokratik yönetimler dostlukları geliştirerek, ömürlerine ömür katarlar.

Akımmıknatıssal Işametkin

(Dikkat: Bu bir akademik makāle başlığı falan değildir.)

Gazze de Katliam

İsrail, “ Orta Doğu haritasını değiştireceğiz” hayaliyle Gazze’ye ölüm kusmaya, “çocuk-kadın” demeden sivil kıyımına devam etmektedir.

Cumhuriyetin İlânı

Millî Mücâdele'nin zaferle neticelenmesinde târihî bir görev yapan birinci dönem TBMM üyeleri, yeni seçim kararı alarak 1 Nisan 1923 târihinde dağıldı. Yeni seçimlerin yapılmasından sonra TBMM ikinci dönem çalışmalarına başladı. Yeni kurulan meclis, Lozan Barış Antlaşması'nı onayladı. Böylece millî bağımsızlık tam olarak gerçekleşmiş oldu.

Gururumuz ve Güvencemiz Cumhuriyetimiz

Şairin “ Beşikler vermişim Nuh’a salıncaklar, hamaklar/ Havva Ana’n dünkü çocuk sayılır,/ Anadolu’yum ben tanıyor musun? ” diye anlattığı anayurdumuz Anadolu, askerî ve stratejik açıdan dünyanın en riskli coğrafyalarından biridir.

Türkiye Cumhuriyeti Yeni Bir Yüzyıla Girerken

Cumhuriyet en kısa tarifiyle siyasi gücün halk ve temsilcileri tarafından paylaşıldığı devlet yönetim tarzıdır. Osmanlı monarşisinden bu rejime geçilmesinin kapıları 23 Nisan 1920’de BMM’nin Ankara’da toplanmasıyla açılmıştı. Başkanlık divanının arkasında yazılı olan “Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir” ifadesi 1921 “Teşkilat-ı Esasiye” kanununda devletin temel esaslarından biri olarak benimsenmiştir: “Hakimiyet bilakaydü şart milletindir. İdare usulü, halkın mukadderatını bizzat ve bilfiil idare etmesi esasına müstenittir.” Böylece egemenliğin kaynağı  “dünyevileşiyor” ,  saltanat rejimindeki gibi kişi yahut hanedana değil halka ait olduğu belirtiliyordu.

Moskova’da Önce Tehdit Sonra Ödül

Belediye başkanlığımız döneminde, TRT’den sonra en büyük çocuk şenliğini Bekirpaşa da – İzmit’te yaptık. 23 Nisan Egemenlik ve çocuk bayramını onlarca ülkenin çocuklarıyla beraber günlerce dolu dolu yaşadık. Evlerimize misafir ettik onlar Ailelerimizi yakından gördüler, kültür ve yaşayışımıza çok güzel anılarla şahit oldular. Halen ülkeler arası çocuklar ve aileler arası o sıcak ve samimi havanın devam ettiğine şahit oluyoruz ve Onun mutluluğunu da yaşıyoruz.

Devlet İlelebet, Yaşasın Cumhuriyet

Devletimizin Türkiye Cumhuriyeti adı ile devamı kararının alınışının 100. Yılı olan 29 Ekim 2023 kutlu olsun. Cumhurbaşkanlığımız forsundaki 16 yıldızdan biri olan bu devletimizin hūr, bağımsız, özgür şekliyle refah içinde ve mutlu olarak nice yüzyıllar yaşayacağı inancı ile bugünü kutlamaktayız.

Sonbaharın Tasviri

Yılın dört mevsiminden biri olan sonbahar duyguları zirve noktasına getiren medcezir gibidir.

"İşlev" İş Görmezse "İzlev" Var Bugün

[Bu RİT (Resmî İkāmeli Türkçe) bana öyle ilhamlar veriyor ki yukarıdaki serlevha aruzun kanatlarıyla geldi.]

Hepimiz Haklıyız Aslında

Laf döndürüp duruyoruz. -Ben haklıyım! -Hayır, ben haklıyım!